Examples of using "Sophie" in a sentence and their turkish translations:
Sophie and Carole bitkin.
Küçük Sophie itaatkar değildi.
Maximilian Sophie kadar gergindi.
Mary şu anda arkadaşı Sophie'yle yaşıyor.
- Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
- Sophie bilinmeyen göndericiden bir mektup daha almayı dört gözle bekliyordu.
Sophie'nin kendi midillisi vardı. Ona babası tarafından verilmişti.
Ertesi gün, Sophie oyuncak bebeğini taradı ve giydirdi çünkü arkadaşları geliyorlardı.
Sophie o kadar açtı ki ellerine alabileceği her şeyi yedi.