Translation of "Sarah" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Sarah" in a sentence and their turkish translations:

Sarah was shaking.

Sarah titriyordu.

I'm bigger than Sarah.

Ben Sarah'dan daha büyüğüm.

What's going on, Sarah?

Neler oluyor, Sarah?

Did you tell Sarah?

Sarah'a söyledin mi?

I couldn't find Sarah.

Sarah'ı bulamıyorum.

Sarah wore a sari.

Sarah bir sari giydi.

Midori, Sarah Chang, Itzhak Perlman.

Midori, Sarah Chang, Itzhak Perlman.

Sarah had a dark side.

Sarah'ın karanlık bir tarafı vardı.

Sarah was my first love.

Sarah benim ilk aşkımdı.

Sarah is naive and gullible.

Sarah toy ve saftır.

Does Sarah know about Jenny?

Sarah, Jenny'yi biliyor mu?

- Would you come to our house, Sarah?
- Are you coming to our house, Sarah?

Evimize gelir misin Sarah?

I'll share this recording with Sarah

bu kaydı Sarah ile paylaşırım

Jamal and Sarah are coming today.

Jamal ve Sarah bugün geliyorlar.

Jamal and Sarah arrived in Cairo.

- Jamal ve Sarah Kahire'ye geldiler.
- Jamal ve Sarah, Kahire'ye ulaştılar.

So are you married to Sarah?

Yani Sarah'yla evli misin?

The paragraph Sarah wrote was interesting.

Sarah'nın yazdığı paragraf ilginçti.

The paragraph Sarah read was interesting.

Sarah'nın okuduğu paragraf ilginçti.

Now, what can we learn from Sarah?

Şimdi, Sarah'dan ne öğrenebiliriz?

And if Sarah had done all that,

Sarah da bütün bunları yapmış olsaydı

Sarah Bernhardt was a French stage actress.

Sarah Bernhardt Fransız sahne oyuncusuydu.

What if something bad was happening with Sarah?

Ya eğer Sarah'ya kötü bir şey oluyorsa?

Sarah demanded that she be given a refund.

Sarah paralarının geri verilmesini talep etti.

"I'm Jamal. Nice to meet you." "I'm Sarah."

"Ben Jamal'im. Tanıştığımıza memnun oldum." "Ben Sarah."

Jamal and Sarah went, Fadıl and Dania came.

Jamal ve Sarah gitti, Fadıl ve Dania geldi.

A couple of months later, I met Sarah again.

Birkaç ay sonra Sarah ile tekrar buluştum.

Like Sarah thinks her date is the best person,

tıpkı Sarah'nın flörtünün en iyi insan olduğunu düşünmesi gibi,

So Sarah thinks she herself is the best person.

bu yüzden Sarah kendisinin en iyi insan olduğunu düşünüyor.

But, Sarah is currently being raised by her paralized grandfather

Ama, Sarah şu anda felçli büyük babası

A few years after my conversation with Sarah the Ewok,

Sarah (Ewok) ile yaptığımız konuşmadan birkaç yıl sonra

Let me tell you the story of a friend named Sarah.

size Sarah adında bir arkadaşın hikâyesini anlatayım.

So, Sarah takes only those puzzle pieces of intelligence and attractiveness

Bu yüzden, Sarah yalnızca zekâ ve çekicilikle ilgili yapboz parçalarını

Laura and Sarah are sisters of twelve and eight years respectively.

Laura ve Sarah, sırasıyla 12 ve 8 yaşındaki iki kız kardeştir.

Sarah and Marsha - I love you both more than you can imagine.

Sarah ve Marsha - Siz ikinizi hayal edebileceğinizden daha çok seviyorum.

You know that Jamal and Sarah don't get along with each other.

Biliyorsun Jamal ve Sarah birbirleriyle geçinmezler.

The aroma of the flowers was the first thing Sarah noticed when she entered the greenhouse.

Çiçeklerin kokusu Sarah'ın seraya girdiğinde fark ettiği ilk şeydi.

When Sarah decided to move to India and start a new life, she gave away all of her belongings.

Sarah Hindistan'a taşınmaya ve yeni bir hayata başlamaya karar verdiğinde, o, tüm eşyalarını hibe etti.