Translation of "Wore" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Wore" in a sentence and their turkish translations:

She wore glasses.

O gözlük takıyordu.

He wore glasses.

O, gözlük taktı.

Tom wore glasses.

Tom gözlük taktı.

I wore one.

Ben bir tane giydim.

Tom wore gloves.

Tom eldiven giydi.

Tom wore this.

Tom bunu giydi.

I wore gloves.

Eldiven giydim.

Sami wore gloves.

Sami eldiven giydi.

Tom wore moccasins.

Tom mokasen giydi.

Sami wore glasses.

Sami gözlük takıyordu.

- Mary wore an ankle bracelet.
- Mary wore an anklet.

Mary ayak bileğine bir bilezik taktı.

He wore red pants.

O, kırmızı pantolon giydi.

He wore old shoes.

O, eski ayakkabılar giydi.

They wore identical dresses.

Onlar aynı elbiseleri giydiler.

Tom wore a hoody.

Tom bir kapüşonlu ceket giydi.

Tom wore a hat.

Tom, bir şapka giydi.

She wore a mask.

O bir maske takıyordu.

She wore a vest.

O bir yelek giydi.

Tom wore black pants.

Tom siyah pantolon giydi.

Tom wore a vest.

Tom bir yelek giydi.

He wore red trousers.

O kırmızı pantolon giymişti.

Mary wore false eyelashes.

Mary sahte kirpikler taktı.

Mary wore bunny slippers.

Mary kız terlikleri giydi.

She wore suggestive clothing.

O müstehcen giysi giymişti.

Tom wore black jeans.

Tom siyah kot giydi.

Tom wore himself out.

Tom kendini yıprattı.

The nurse wore scrubs.

Hemşire ameliyat önlüğü giydi.

Tom wore a mask.

Tom bir maske taktı.

She wore pajama pants.

O, pijama giydi.

Tom wore fake glasses.

Tom sahte gözlük takıyordu.

Tom wore long underwear.

Tom uzun iç çamaşırı giydi.

Tom wore long johns.

Tom uzun paçalı don giydi.

Both wore dark clothing.

Her ikisi de koyu renk kıyafetler giymişti.

Tom wore good shoes.

Tom iyi ayakkabılar giydi.

Tom wore baggy jeans.

Tom bol kot pantolon giymişti.

I wore a hat.

Bir şapka taktım.

I wore this yesterday.

Bunu dün giydim.

I wore a hoody.

Kapüşon giydim.

I wore a mask.

Bir maske taktım.

Sarah wore a sari.

Sarah bir sari giydi.

The Romans wore togas.

Romalılar ihram giyiyorlardı.

Sami always wore rings.

Sami daima yüzük taktı.

Sami wore a mask.

Sami bir maske taktı.

Sami wore his uniform.

Sami üniformasını giydi.

Tom wore a jumpsuit.

Tom bir tulum giydi.

Mary wore a jumpsuit.

Mary bir tulum giydi.

Sami wore Layla's tights.

Sami, Leyla'nın taytını giyiyordu.

I wore my ring.

Yüzüğümü takıyordum.

Layla wore a hijab.

Leyla başörtüsü takıyordu.

Tom wore a fedora.

Tom bir fedora giydi.

Mike wore an indignant look.

Mike öfkeli bir görüntü takındı.

She wore a simple dress.

O sade bir elbise giymişti.

She wore a pretty hat.

O güzel bir şapka giydi.

She wore a red blouse.

- O, kırmızı bir buluz giymişti.
- O, kırmızı bir bluz giyiyordu.

Tom wore a silk shirt.

Tom ipek bir gömlek giydi.

Mary wore a silk blouse.

Mary ipek bir bluz giydi.

He wore a morning coat.

O bir sabah ceketi giydi.

Mary wore a beautiful dress.

Mary güzel bir elbise giydi.

She wore a red dress.

O kırmızı bir elbise giydi.

She wore a beautiful dress.

O, güzel bir elbise giymişti.

He wore a dark sweater.

O koyu renkli bir kazak giymişti.

She wore a white dress.

O beyaz bir elbise giydi.

The hunter wore camouflage clothing.

Avcı kamuflaj giysisi giydi.

Tom wore a white shirt.

Tom beyaz bir gömlek giydi.

I wore a beautiful dress.

Güzel bir elbise giydim.

Mary wore a pink blouse.

Mary pembe bir bluz giydi.

Dan wore white tennis shoes.

Dan, beyaz tenis ayakkabılarını giydi.

Mary wore a flowered dress.

Meryem çiçekli bir elbise giydi.

Tom wore a hard hat.

Tom kötü bir şapka giydi.

I wore the white dress.

Beyaz elbiseyi giydim.

Mary wore a white dress.

Mary beyaz bir elbise giydi.

Mary wore a large hat.

Mary büyük bir şapka giydi.

The men all wore hats.

Erkeklerin hepsi şapka giydi.

Tom wore a white jacket.

Tom beyaz bir ceket giydi.

Men wore hats back then.

O zamanlar erkekler şapka takardı.

She always wore trendy clothes.

O hep modaya uygun elbiseler giydi.

The sisters wore matching dresses.

Kız kardeşler uygun elbiseler giyiyordu.

Mary wore an orange dress.

Mary turuncu bir elbise giydi.

Tom wore a Hawaiian shirt.

Tom bir Havai gömleği giydi.

Tom wore a baseball cap.

Tom bir beyzbol şapkası giydi.

Tom wore a flannel shirt.

Tom bir pazen gömlek giydi.

Mary wore a flowery skirt.

Mary çiçekli bir etek giydi.

Mary wore knee-high boots.

Mary diz boyunda çizme giydi.

Mary wore knee-high socks.

Mary diz boyunda çorap giydi.

She wore heart-shaped earrings.

O, kalp şeklinde küpeler taktı.

She wore a green dress.

Yeşil bir elbise giydi.

Tom wore a camouflage jacket.

Tom bir kamuflaj ceket giydi.

Mary wore a red dress.

Mary kırmızı bir elbise giydi.

She wore a sad expression.

O üzgün bir ifade takındı.

Mary wore a simple dress.

Mary basit bir elbise giydi.

Tom wore a dark sweater.

Tom koyu renk bir kazak giydi.

Tom wore a loose jacket.

Tom gevşek bir ceket giydi.

Mary wore a witch costume.

Mary bir cadı kostümü giydi.

Mary wore a pirate costume.

Mary bir korsan kostümü giydi.