Examples of using "Pups" in a sentence and their turkish translations:
Yavrunun gözleri en iyi su altında görür.
Deneyimsiz fok yavruları kolay hedef.
Genç yavrular birlik olarak yol almaya çalışıyor.
Her bir dişi 100'ün üzerinde yavru doğurabilir.
Altı yeni doğmuş yavru. Birkaç saatlikler.
Sami'nin köpeği bir sürü yavru doğurdu.
Aylardan mayıs ve yavrular şu an dört aylık.
Normalde, anneleri doğum yapınca su samuru yavruları aileden ayrılır.
...ve yavrular diken üstündeyken... ...fark edilmeden aralarına sızmak zordur.