Examples of using "Pray" in a sentence and their turkish translations:
Dua et!
Hadi dua edelim.
- Şu anda dua edemem.
- Şimdi dua edemem.
Onlar için dua edeceğim.
Çok dua edeceğim.
Tom dua etmedi.
Sürekli dua edin.
Benim için dua et!
Dua et ve çalış.
Dualarımız Paris için.
Tom dua etti mi?
Tom için dua et.
Benim için dua et.
Bizim için dua et.
Onlar için dua et.
Onun için dua et.
Onun için dua et.
Dua edelim.
Dua etmedim.
Çaput bağlanarak Allah'a dua edilir
Hepimiz birlikte dua edelim.
Senin için dua edeceğim.
Tom için dua edeceğim.
Bazen dua ederim.
Belki dua etmeliyiz.
Tom dua etmeye başladı.
Sana dua edeceğiz.
Onun için dua edeceğim.
Ben her gece dua ederim.
Biz barış için dua ediyoruz.
Benimle dua et, Tom.
Benim için dua et, Tom.
Yağmur için dua edelim.
Onlar için dua edeceğiz.
Onun için dua edeceğim.
- Müslümanlar Allah'a ibadet eder.
- Müslümanlar Allah'a dua eder.
Biz dua etmek için diz çöktük.
- Nasıl dua edileceğini bilir.
- Nasıl yakarılacağını bilir.
- Bizim için Tanrı'ya dua et.
- Bizim için Allah'a dua et.
Hepimiz için dua edin.
Dua etmek istiyor musun?
Ben ailen için dua edeceğim.
Dindar sessizce dua eder.
Jane dün gece dua etti mi?
Birçok kişi yemekten önce dua eder.
Keşişler dua etmeye devam ettiler.
Tanrıya dua etmeliyiz.
Çalışmak ibadettir.
Sami ve Leyla birlikte dua ediyorlar.
Dua etmek için hepimiz diz çöktük.
Daha iyi bir gelecek için dua ediyorum.
Bütün yapabileceğimiz dua etmek.
Müslümanlar hep Mekke'ye doğru namaz kılarlar.
Onu gönderdim. Benim için dua et.
İyileşmeniz için hepimiz dua edeceğiz.
Tom için her gün dua ediyorum.
Tom için dua etmemiz gerek.
Tanrılara dua edelim.
- Sami dua etmeyi bilmiyor.
- Sami nasıl dua edileceğini bilmiyor.
- Sami nasıl namaz kılınacağını bilmiyor.
- Sami nasıl namaz kılacağını bilmiyor.
Bir keresinde "Hıristiyanlık karşıtlarına" yani Katoliklere
ve insanlardaki Ayasofya'da namaz kılma isteği
Ben bazen toplantı odasında dua ederim.
Neredeyse her gün Tom'a dua ediyorum.
Nasıl dua edeceğini öğretebilirim.
Haydi, bunun bir daha olmaması için dua edelim.
Onun tekrar olmaması için dua edelim.
Tanrının beni affedeceğine dair dua ediyorum.
Kilise ibadet edilen bir yerdir.
İnsanlar dua etmek için neden diz çöküyorlar?
Namaz kılmak için camiye gittiler.
Namaz kılmak için arabayla camiye gitti.
onlara inat namaz kılacağız demeden
Dua etmek için dizlerinin üstüne çöktü.
- Uyumadan önce dua ederdi.
- Yatağa gitmeden önce dua ederdi.
Azizine değil Tanrı'ya dua et.
Benim mutlu olmam için dua edecek misin?
Sami ve Leyla günde beş kez namaz kılıyorlar.
- İnsanları ibadet ederken katletmek akla gelebilecek en aşağılık şey.
- İnsanları dua ederken öldürmek akla gelebilecek en alçakça şey.
- Her ikindi, kadın kiliseye dua etmeye giderdi.
- Her öğleden sonra, kadın dua etmek için kiliseye giderdi.
Çocuklar dua etmeye gidelim! Bir mucize oldu!
Dua etmek dışında yapacak hiçbir şey yok.
Sami iftitah tekbiri getirip namaza durdu.
Her sabah namaz kılmak için güneş doğmadan önce kalkarım.
Şuna bağlanalım. Dua edin de halat beni taşısın.
inatla, kinle ve nefretle orada namaz kılmak istiyorlar
Ailenle birlikte kiliseye git ve onun için dua et.
Allah'a dua edelim, ve O, dualarımıza cevap verecek.
Erkek ve kız kardeşlerimizin ruhları için dua ediyoruz.
Başrahipler kuru ot biçer mi? Başrahipler asla kuru ot biçmezler. Başrahipler dua ederler!
Kilisede birçok kişi dizlerinin üzerinde dua eder.
- İnsanları ibadet ederken katletmek akla gelebilecek en aşağılık şey.
- İnsanları dua ederken öldürmek akla gelebilecek en alçakça şey.
- Dua edelim o çabuk öğrenen biri çıksın.
- Dua edelim de çabuk kavrayan biri çıksın.
onlara nispet yaparcasına namaz kılma isteği