Examples of using "Indebted" in a sentence and their turkish translations:
Ben sana borçluyum.
Tom'a borçluyum.
Sana sonsuza dek borçluyum.
Ona minnettarım.
Tom, Mary'ye borçludur.
Sami kendini Leyla'ya derinden borçlu hissetti.
Tom başkasına borçlu olmayı sevmez.
Kimseye borçlu olmaktan hoşlanmıyorum.
Hastalığım sırasında yaptığınız yardım için size borçlu hissediyorum.
Bu İtalya'nın artık gezegendeki 4'üncü en borçlu ülke olduğu anlamına geliyor.
Bütün mantığa karşı, federal hükümet adayı derinden borçlanmaya teşvik etti,
George Soros, Avrupa'nın kendisine borçlu olmasını istiyor ve Jean-Claude Juncker ona yardım ediyor.