Examples of using "Floats" in a sentence and their turkish translations:
- Tahta yüzer.
- Ahşap yüzer.
- Yağ, su üzerinde yüzer.
- Petrol su üzerinde yüzer.
- Nasıl istiyorsan öyle yap.
- Nasıl biliyorsan öyle yap.
Eğer bu seni memnun edebilecekse...
Ahşap yüzer, ancak demir batar.
Yağın suyun üstünde yüzdüğünü gördük.
Petrolün suda yüzdüğünü bilmiyor muydun?
Bu balon helyum ile dolu olduğu için süzülüyor.
Bir elma suda yüzer ama bir armut yüzmez.
Yağın özelliklerinden biri suda yüzmemesidir.
Bir beyaz bulut, mavi gökyüzünde yüzüyor.
Bu tür müzik hoşuna giderse, dinlemek isteyebileceğin birkaç müzisyen daha tavsiye edeyim.