Examples of using "Whatever" in a sentence and their turkish translations:
Her neyse!
- Saçma!
- Çöp!
- Zırva!
- Ah, her neyse.
- Aman, neyse.
Sebebi her neyse
Bir şey neyse odur.
O ne olursa olsun bilir.
İstediğiniz ne olursa olsun.
Ne dersen de.
Ne yapabiliyorsan yap.
Ne istersen ye.
Ne istersen sor.
Ne istersen sor.
Giymek istediğini giy.
Ne sormak istersen sor.
- Ne gerekiyorsa yapacağım.
- Gereken neyse yapacağım.
Aile yadigarınız ne olursa olsun,
Ne olursa olsun, sakin olun.
İstediğini düşün.
Eğer bu seni memnun edebilecekse...
Tom'a ne oldu?
Ona ne oldu?
Ne olduysa oldu, bitti artık.
Her neye ihtiyacın varsa al.
Ne istersen oku.
Ne isterseniz yiyin.
Bireyciliğe ne oldu?
- Yarışmaya ne oldu?
- Rekabete ne oldu?
Ne istersen seç.
Her ne söylersen, Tom.
İstediğini al.
Onlara ne oldu?
Her şey olacağına varır.
Neye ihtiyacın varsa al.
- İstediğini yap.
- İstediğinizi yapın.
Ne istersen al.
Ne istersen, sevgilim.
Tom istediğini yapar.
O istediğini söyleyebilir.
hayat böyle neyse diyelim geçelim
şüphelendirici bir durum neyse
Ne iş olsa yaparım abi
İstediğiniz şeyi yiyin.
Lütfen ne istersen al.
Hiç planım yok.
O, onun her söylediğine inanır.
Sevimli olan her şeyi severim.
- O sana her ne söylerse yap.
- O sana ne söylerse yap.
Oluruna bırak.
Neyim varsa senindir.
O ne derse doğrudur.
Seni ne mutlu ediyorsa yap.
- Ne istersen yapacağım.
- Ben ne istersen yapacağım.
Tom her ne isterse yapacağım.
Ben ne dersem yapacaksın.
Tom Mary'nin her söylediğine inanıyor.
Gururuna ne oldu?
Maliyeti ne olursa olsun ödeyeceğim.
O, söylediğim her şeye inanır.
Eğer öyle diyorsan.
O ne söylerse inanırım.
Tom her ne isterse yaparım.
Ne yaparsan yap, göz kırpma.
Ne yaparsan yap, koşma.
Ne yaparsan yap, gülümseme.
Sahip olduğun her ne varsa alacağım.
Ne yaparsan yap, ağlama.
Ne gerekirse yapacağım.
Ne olursa olsun, sadece gülümsemeye devam edin.
Ben elimden geleni yapacağım.
- Ellerinden ne geliyorsa yapacaklardır.
- Ellerinden geleni yapacaklar.
Ne isterse Tom'a al.
Elimden geleni alacağım.
Ne istersen yapacağım.
İstediğin pastayı al.
Ne yaparsan yap, kımıldama.
Ne isterse Tom'a ver.
Ne dersen de.
Yapabileceğimizi yapacağız.
Allah aşkına, sen burada ne yapıyorsun?
- Ne gerekirse yapacağız.
- Ne gerekiyorsa onu yapacağız.
Bu olanlardan sonra ne olursa olsun.
Onlara ne istersen söz ver.
Tom ne pişirirse yerim.
Güzel. İstediğin ne ise inan.
Sana o fikri ne verdi?
Elimizden geldiği kadar gayret ediyoruz.
Her ne istiyorsanız buyurun lütfen.
Tom ne istiyorsa yapabilir.
Tom istediğini yapabilir.
Ne istersen yapabilirsin.
İstediğini yap.
Tom bana istediğim her şeyi yaptırır.
Tom Mary'nin onun yapmasını istediği her şeyi yapar.
Tom'a ne istersen söyleyebilirsin.