Translation of "Fantastic" in Turkish

- That's fantastic.
- That's fantastic!

O harika.

- You are fantastic.
- You're fantastic.

Sen harikasın.

- It is fantastic.
- It's fantastic.

O harika.

- It looked fantastic.
- This looks fantastic.

O harika görünüyordu.

- It was fantastic.
- It's been fantastic.

Harikaydı.

- This is fantastic!
- This is fantastic.

Bu harika.

- Perfect!
- Fantastic!

Muhteşem!

They're fantastic.

Onlar harika.

I'm fantastic.

Ben harikayım.

Iceland was fantastic.

- İzlanda olağanüstüydü.
- İzlanda harikaydı.

It looks fantastic.

O harika görünüyor.

You were fantastic.

Sen harikaydın.

Tom felt fantastic.

Tom harika hissetti.

This looks fantastic.

Bu şahane görünüyor.

Greece is fantastic.

Yunanistan harika.

That was fantastic.

O harikaydı.

I feel fantastic.

Harika hissediyorum.

Tom is fantastic.

Tom harika.

Isn't that fantastic?

Harika değil mi?

That's fantastic news.

O harika bir haber.

- Terrific!
- Fantastic!
- Awesome!

Muhteşem!

Wasn't that fantastic?

O şahane değil miydi.

I felt fantastic.

Ben harika hissettim.

Boston was fantastic.

Boston harikaydı.

- Tom's a fantastic leader.
- Tom is a fantastic leader.

Tom fantastik bir liderdir.

Your house is fantastic.

- Evin harika.
- Evin fantastik.

He's a fantastic person.

- O zevklidir.
- O harika bir insan.

It was quite fantastic.

O oldukça fantastikti.

- They're fantastic.
- They're fabulous.

Onlar inanılmaz.

They're fantastic, aren't they?

Onlar fantastik değil mi?

It's a fantastic story.

Bu fantastik bir hikaye.

That's fantastic, isn't it?

Bu fantastik, değil mi?

That would be fantastic.

O harika olurdu.

She's a fantastic person.

O harika bir kimse.

This place is fantastic.

Bu yer harika.

Wouldn't that be fantastic?

Harika olmaz mıydı?

The pizza was fantastic.

Pizza harikaydı.

The food is fantastic.

Yiyecek harika.

Everybody looked fantastic today.

Bugün herkes harika görünüyordu.

Mt. Fuji is fantastic.

Fuji dağı çok harikaydı.

The weather was fantastic.

Hava harikaydı.

I think that's fantastic.

Onun harika olduğunu düşünüyorum.

What a fantastic idea!

Harika bir fikir!

It was absolutely fantastic.

- Kesinlikle harikaydı.
- Kesinlikle fantastikti.

The future looks fantastic.

- Gelecek harika görünüyor.
- Gelecek fantastik görünüyor.

The roads are fantastic.

Yollar harikadır.

The crowd was fantastic.

Seyirci harikaydı.

What made it fantastic?

Bunu harika yapan neydi?

Doesn't that sound fantastic?

O, kulağa harika gelmiyor mu?

The film is fantastic.

Film harika.

- I thought Tom was fantastic.
- I thought that Tom was fantastic.

Tom'un fantastik olduğunu düşündüm.

- I thought that was fantastic.
- I thought that that was fantastic.

Onun fantastik olduğunu düşündüm.

- Tom said I looked fantastic.
- Tom said that I looked fantastic.

Tom harika göründüğümü söyledi.

- Tom said he felt fantastic.
- Tom said that he felt fantastic.

Tom kendini fantastik hissettiğini söyledi.

His piano playing sounded fantastic.

Onun piyano çalışı şahane görünüyordu.

- I am great.
- I'm fantastic.

Ben harikayım.

You did a fantastic job.

- Harika bir iş yaptın.
- Şahane bir iş yaptın.

Tom is in fantastic shape.

Tom fantastik bir formda.

This is a fantastic idea.

Bu harika bir düşünce.

- Terrific!
- Brilliant!
- Great!
- Fantastic!
- Awesome!

Müthiş!

Tom is a fantastic singer.

Tom harika bir şarkıcı.

You are a fantastic person.

Sen harika bir insansın.

What's so fantastic about that?

Onun hakkında bu kadar fantastik olan ne?

This is a fantastic place.

Bu harika bir yer.

It was a fantastic night.

Harika bir geceydi.

It was a fantastic game.

- Harika bir maçtı.
- Harika bir oyundu.

It was a fantastic day.

O harika bir gündü.

This is a fantastic achievement.

Bu harika bir başarı.

"Doesn't that smell fantastic?" "Yeah!"

"O harika kokuyor değil mi?" - "Evet!"

Tom is a fantastic cook.

Tom harika bir aşçı.

Tom did a fantastic job.

Tom fantastik bir iş yaptı.

I think that's pretty fantastic.

Onun oldukça fantastik olduğunu düşünüyorum.

- I'm fantastic.
- We're really good.

Gerçekten iyiyiz.

- You are fantastic.
- You're great.

Sen harikasın.

We thought it was fantastic.

Biz onun şahane olduğunu düşündük.

- Wow!
- Great!
- Wonderful!
- Fantastic!
- Awesome!

- Harika!
- Vay canına!

Tom has a fantastic voice.

Tom'un muhteşem bir sesi var.

- I think that's a fantastic idea.
- I think that that's a fantastic idea.

Bence o harika bir fikir.

- It looks fantastic.
- It sounds great.

O harika görünüyor.

Tom really did a fantastic job.

Tom gerçekten harika bir iş yaptı.

This is going to be fantastic.

Bu fantstik olacak.

Everyone crowded around the fantastic dancer.

Herkes harika dansçının etrafına toplandı.

Tom did a fantastic job today.

Tom bugün harika bir iş yaptı.

My mother is a fantastic woman.

Annem fantastik bir kadın.

Tom is doing a fantastic job.

Tom müthiş bir iş çıkarıyor.

- Tom looks amazing.
- Tom looks fantastic.

Tom şahane görünüyor.

- Tom was fantastic.
- Tom was awesome.

Tom harikaydı.

- Isn't it awesome?
- Isn't that fantastic?

Harika değil mi?

I think it's a fantastic idea.

Ben onun harika bir fikir olduğunu düşünüyorum.

You look fantastic in that dress.

O elbisenin içinde harika görünüyorsun.

Her makeup and hair are fantastic.

Onun makyajı ve saçı harika.

- I know you'll do a fantastic job.
- I know that you'll do a fantastic job.

Harika bir iş yapacağını biliyorum.

- You look fantastic.
- You look fabulous.
- You look great.
- You're looking great.
- You look fantastic!

Harika görünüyorsun.

- I think Tom does a fantastic job.
- I think that Tom does a fantastic job.

Tom'un harika bir iş yaptığını düşünüyorum.

- I thought what Tom did was fantastic.
- I thought that what Tom did was fantastic.

Tom'un yaptığı şeyin harika olduğunu düşündüm.