Translation of "Dated" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Dated" in a sentence and their turkish translations:

Tom dated Mary's sister before he dated her.

Tom onunla çıkmadan önce Mary'nin kız kardeşi ile çıktı.

Mary dated Tom's brother before she dated him.

Mary onunla çıkmadan önceTom'un erkek kardeşiyle çıktı

Sami dated Layla.

Sami, Leyla'yla flört ediyordu.

I've dated a lunatic.

Bir deli ile birlikte oldum.

I've never dated her!

- Onunla hiç buluşmadım!
- Onunla hiç flört etmedim!

It's a little dated.

O biraz demode.

Sami dated black girls.

Sami siyah kızlarla çıkıyordu.

The statue is dated 1920.

Heykel 1920 tarihlidir.

We dated in high school.

Biz lisede flört ettik.

We dated for three months.

- Biz üç aydır flört ediyorduk.
- Biz üç ay flört ettik.

I've always dated older women.

Her zaman yaşlı kadınlarla flört ettim.

Sami dated a white girl.

Sami beyaz bir kızla flört ediyordu.

- Tom and Mary dated for three years.
- Tom and Mary dated for 3 years.

Tom ve Mary üç yıl çıktı.

Have you ever dated a girl?

Bir kızla çıktın mı hiç?

I dated Mary for three years.

Mary'yle üç yıl flört ettim.

I dated Tom for three years.

Tom'la üç yıl flört ettim.

I dated Mary for a while.

Mary ile bir süre çıktım.

I've never dated anyone like Mary.

Mary gibi biriyle hiç çıkmadım.

The letter was dated April tenth.

Mektup 10 Nisan tarihliydi.

They dated just for a year.

Sadece bir yıl çıktılar.

Don't tell me you dated Tom.

Tom'la çıktığını bana söyleme.

Don't tell me you dated them?

Bana onlarla çıktığını söyleme.

Don't tell me you dated him?

Bana onunla çıktığını söyleme.

Don't tell me you dated her?

Bana onunla buluştuğunu söyleme?

I dated him for two years.

İki yıl boyunca onunla flört ettim.

Tom dated Mary for three years.

Tom üç yıl boyunca Mary ile çıktı.

Sami dated a deaf-mute woman.

Sami sağır dilsiz bir kadınla çıktı.

Tom dated Mary for three months.

Tom, Mary ile üç ay çıktı.

- Tom never would've dated someone like Mary.
- Tom never would have dated someone like Mary.

Tom hiç Mary gibi biriyle çıkmadı.

The letter is dated April 1, 1987.

Mektup 1 Nisan, 1987 tarihli.

We never dated, but we kissed once.

Biz asla çıkmadık ama bir kez öpüştük.

Mary and I dated for three years.

Mary ve ben üç yıl flört ettik.

We dated on and off through college.

Biz üniversitede ara sıra çıktık.

I've never dated anyone taller than me.

Benden daha uzun biriyle hiç çıkmadım.

You're not like other girls I've dated.

Çıktığım diğer kıza benzemiyorsun.

Tom has dated both Mary and Alice.

Tom hem Mary hem de Alice ile çıktı.

Fadil dated a Muslim girl from Egypt.

- Fadıl, Mısırlı Müslüman bir kızla flört etti.
- Fazıl Mısırlı Müslüman bir kızla çıkmıştı.

Tom dated Mary for a long time.

Tom uzun zaman Mary'yle çıkmıştı.

Sami dated Layla for a few weeks.

Sami birkaç hafta boyunca Leyla ile çıkmıştı.

Sami dated the daugther of a millionaire.

Sami bir milyonerin kızıyla flört etti.

Sami and Layla dated for six years.

Sami ve Leyla altı yıl boyunca flört ettiler.

Mary and I dated a long time ago.

Mary ve ben uzun zaman önce çıktık.

Tom and I dated a long time ago.

Tom ve ben uzun süre önce flört ettik.

I once dated a girl just like Mary.

Bir zamanlar tam Mary gibi bir kızla çıkıyordum.

Dan dated Linda when she was a teenager.

Dan bir delikanlı iken Linda'yla çıkardı.

Tom dated Mary when they were both teenagers.

Her ikisi de gençken Tom Mary ile çıkıyordu.

- Tom says he's dated three different women named Mary.
- Tom says that he's dated three different women named Mary.

Tom, Mary adlı üç farklı kadınla çıktığı söylüyor.

Tom discovered that Mary had dated his best friend.

Tom Mary'nin onun en iyi arkadaşıyla flört ettiğini keşfetti.

Tom and Mary dated each other for three years.

Tom ve Mary birbirleriyle üç yıl çıktılar.

The only girl Tom has ever dated is Mary.

Tom'un şimdiye kadar flört ettiği tek kız Mary'dir.

Tom and Mary dated for a couple of years.

Tom ve Mary birkaç yıl çıktılar.

I dated a girl like that many years ago.

Yıllar önce öyle bir kızla çıktım.

Sami dated more than a dozen women in Cairo.

Sami, Kahire'de bir düzineden fazla kadınla buluştu.

Sami and Layla have dated for years and years.

Sami ve Leyla yıllarca flört ettiler.

Tom dated my sister a couple of years ago.

Tom birkaç yıl önce kız kardeşimle çıkmıştı.

He discovered that she had dated his best friend.

Onun kendisinin en iyi arkadaşıyla çıktığını tespit etti.

Is it true that you dated Tom in high school?

Lisede Tom'la flört ettiğin doğru mu?

Dan dated Linda for a very short period of time.

Dan çok kısa bir süre için Linda'yla flört etti.

Fadil and Layla dated each othe for about a year.

Fadıl ve Leyla yaklaşık bir yıldır birbirleriyle flört ediyorlardı.

Here is our answer to your fax message dated April 1st.

İşte 1 Nisan tarihli faks mesajınıza verilen cevap.

What was the name of the guy you dated before Tom?

Tom'dan önce çıktığın adamın adı neydi?

Dan was glad to hear that Linda no longer dated Matt.

Dan Linda'nın artık Matt'le çıkmadığını duyduğuna memnun oldu.

Tom dated my mother before she got married to my father.

Tom, babamla evlenmeden önce annemle çıkıyordu.

We dated on a semi regular basis until she moved to Australia.

O Avustralya'ya taşınana kadar yarı düzenli aralıklarla buluştuk.

Are you going to tell me that you and Tom never dated?

Bana senin ve Tom'un hiç çıkmadığını mı söyleyeceksin?

Tom has never dated a girl whose name ends with an "s."

Tom adı "s" ile biten bir kızla hiç çıkmadı.

Her family had a history of genetic diseases that dated back several centuries.

Onun ailesi birkaç yüzyıl öncesine dayanan genetik hastalıkların bir öyküsüne sahipti.

- Did you know Tom dated Mary?
- Did you know Tom was dating Mary?

Tom'un Mary ile çıktığını biliyor muydun?

We dated on and off for several months before we found out she was pregnant.

Hamile olduğunu öğrenene dek aylarca flört ettik.

It's not the first time that Tom has dated two girls at the same time.

Tom ilk kez iki kızla aynı anda çıkmıyordu.

- I've never dated a Canadian girl.
- I've never gone out with a Canadian girl.
- I've never been out with a Canadian girl.

Ben hiç Kanadalı bir kızla çıkmadım.