Translation of "Concerned" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Concerned" in a sentence and their turkish translations:

I'm concerned.

Ben ilgiliyim.

- Tom is very concerned.
- Tom is extremely concerned.

Tom çok kaygılı.

- We're concerned about it.
- We're concerned about that.

- Biz bu konuda endişeliyiz.
- Biz onun hakkında endişeliyiz.

Tom sounded concerned.

Tom ilgili görünüyordu.

People are concerned.

İnsanlar endişeli.

Tom became concerned.

Tom endişeli oldu.

Tom looks concerned.

Tom ilgili görünüyor.

Tom was concerned.

Tom endişeliydi.

I was concerned.

Endişeliydim.

I'm very concerned.

Çok endişeliyim.

Tom looked concerned.

Tom endişeli görünüyordu.

Were you concerned?

Sen endişeli miydin?

I'm not concerned.

Ben endişeli değilim.

We're extremely concerned.

Biz son derece endişeliyiz.

I'm still concerned.

Hâlâ endişeliyim.

- Tom must be concerned.
- Tom has to be concerned.

Tom endişeli olmalı.

- Tom said he's concerned.
- Tom said that he's concerned.

Tom ilgili olduğunu söyledi.

- Tom must've been concerned.
- Tom must have been concerned.

Tom endişeli olmalı.

- Tom's concerned.
- Tom's troubled.
- Tom is troubled.
- Tom is concerned.

Tom ilgili.

- Tom's concerned.
- Tom's worried.
- Tom is worried.
- Tom is concerned.

Tom endişeli.

- Tom says he's not concerned.
- Tom says he isn't concerned.

Tom endişeli olmadığını söylüyor

concerned, always, about food

sürekli yiyecek,

We're a little concerned.

Biz biraz endişeliyiz.

I'm concerned about you.

Ben senin hakkında endişeliyim.

I was very concerned.

Ben çok endişeliydim.

The doctor is concerned.

Doktor ilgilidir.

Tom sounded genuinely concerned.

Tom'un sesi gerçekten endişeliydi.

Tom suddenly looked concerned.

Tom birden endişeli göründü.

The doctor seemed concerned.

Doktor endişeli gibi görünüyordu.

I was immediately concerned.

Ben hemen endişeliydim.

Everyone was very concerned.

Herkes çok endişeliydi.

They were very concerned.

Onlar çok endişeliydiler.

I was really concerned.

Gerçekten endişeliydim.

Should I be concerned?

Endişeli olmam gerekiyor mu?

I'm not overly concerned.

Aşırı derecede ilgili değilim.

I'm a little concerned.

Biraz endişeliyim.

We're concerned about him.

Onun hakkında endişeliyiz.

Tom is probably concerned.

Tom muhtemelen endişeli.

Tom was very concerned.

Tom çok endişeliydi.

Tom is obviously concerned.

Tom açıkça endişeli.

Tom is genuinely concerned.

Tom gerçekten endişeli.

Tom still seems concerned.

Tom hâlâ endişeli görünüyor.

Tom looked very concerned.

Tom çok endişeli görünüyordu.

Tom is somewhat concerned.

Tom biraz endişeliydi.

Why are you concerned?

Neden ilgilisiniz?

We were all concerned.

Hepimiz endişeliydik.

That has us concerned.

Bu bizi ilgilendiriyor.

We're concerned about you.

Senin hakkında endişeliyiz.

We're concerned about them.

Onlar hakkında endişeliyiz.

We're concerned about her.

Onun hakkında endişeliyiz.

They're concerned about him.

Onun hakkında endişeliler.

They're concerned about her.

Onun hakkında endişeliler.

I'm concerned about it.

Ben bunun hakkında endişeliyim.

I'm concerned, of course.

Elbette endişeliyim.

I'm not really concerned.

Ben gerçekten endişeli değilim.

Tom wasn't very concerned.

Tom çok endişeli değildi.

Everybody's concerned about you.

Herkes senin hakkında endişeli.

Tom didn't appear concerned.

Tom endişeli görünmedi.

They were really concerned.

- Onlar gerçekten endişeliydiler.
- Onlar gerçekten kaygılıydılar.

The partners are concerned.

- Ortaklar endişe duyuyorlar.
- Ortaklar endişelidir.
- Ortaklar kaygılılar.

Tom is quite concerned.

Tom oldukça endişeli.

You still seem concerned.

Hâlâ endişeli görünüyorsun.

Sami was highly concerned.

Sami hayli endişeliydi.

You look very concerned.

Sen çok endişeli görünüyorsun.

Tom didn't seem concerned.

Ton endişeli görünmüyordu.

I wasn't very concerned.

Ben çok endişeli değildim.

Tom seemed very concerned.

Tom çok kaygılı görünüyordu.

You're concerned, aren't you?

Endişelisin, değil mi?

We're concerned about that.

Biz onun hakkında endişeliyiz.

- I am not concerned with it.
- I'm not concerned with that.

Ben onunla ilgili değilim.

- We are concerned about your health.
- We're concerned about your health.

Biz senin sağlığın hakkında endişeliyiz.

- Tom said he wasn't concerned.
- Tom said that he wasn't concerned.

Tom endişeli olmadığını söyledi.

- Tom is likely to be concerned.
- Tom will likely be concerned.

Tom muhtemelen endişeli olacak.

- Tom said I looked concerned.
- Tom said that I looked concerned.

Tom endişeli göründüğümü söyledi.

- Tom said Mary wasn't concerned.
- Tom said that Mary wasn't concerned.

Tom Mary'nin ilgilenmediğini söyledi.

- Tom said Mary isn't concerned.
- Tom said that Mary isn't concerned.

Tom Mary'nin endişeli olmadığını söyledi.

- Tom said Mary was concerned.
- Tom said that Mary was concerned.

- Tom Mary'nin endişeli olduğunu söyledi.
- Tom, Mary'nin endişeli olduğunu söyledi.

- Tom said Mary is concerned.
- Tom said that Mary is concerned.

Tom Mary'nin ilgili olduğunu söyledi.

- Tom said that he was concerned.
- Tom said he was concerned.

Tom endişelendiğini söyledi.

- I suspect Tom is concerned.
- I suspect that Tom is concerned.

Tom'un endişeli olduğundan şüpheleniyorum.

- They said they were concerned.
- They said that they were concerned.

- Endişeli olduklarını söylediler.
- Endişelendiklerini söylediler.

- Tom didn't seem concerned at all.
- Tom didn't seem at all concerned.

Tom hiç endişeli görünmüyordu.

- Tom was very concerned about that.
- Tom was extremely concerned about that.

Tom bunun hakkında çok endişeliydi.

- Tom is very concerned about that.
- Tom is extremely concerned about that.

Tom bunun için çok endişeli.

- Tom is concerned about that, too.
- Tom is concerned about it, too.

Tom da bunun hakkında endişe ediyor.

What are you concerned about?

Ne hakkında endişelisin?

She's concerned about your safety.

O senin güvenliğin hakkında endişeleniyor.

I am concerned for her.

Ben onun için endişe duyuyorum.

Tom is concerned about Mary.

Tom, Mary hakkında endişeli.

We're concerned for your safety.

Güvenliğin için endişeliyiz.

I've been concerned about that.

Onun hakkında endişeliyim.

I've been concerned about Tom.

Tom'la ilgili endişeliyim.

I've been concerned about you.

Senin için kaygılandım.

I understand why you're concerned.

Neden endişeli olduğunu anlıyorum.

I'm concerned with Tom's safety.

Tom'un güvenliğiyle ilgileniyorum.

I'm concerned about your future.

Geleceğin hakkında endişe duyuyorum.

I'm concerned for Tom's safety.

Tom'un güvenliği için endişeliyim.

I'm just a concerned citizen.

Ben sadece endişeli bir vatandaşım.

Why are you so concerned?

Neden bu kadar ilgilisin?

They're concerned about the budget.

Onlar bütçe hakkında endişeliler.