Examples of using "Clearer" in a sentence and their turkish translations:
Daha net olmamıştı.
Her şey daha net oldu.
Bundan daha açık anlatamam.
O bunu daha açık hale getiriyor mu?
Duruşumu netleştireyim.
Bu konuda daha da açık olmama izin verin:
Bundan daha açık yapamam.
Daha az grafikler ve daha fazla başlık açıklamayı daha net yapabilir.
Sabahleyin ortam akşamkinden daha aydınlıktır.