Examples of using "Chain" in a sentence and their turkish translations:
zincir attı bekleyin zincir attı
- Zinciri yağla.
- Zinciri yağlayın.
bir zincir oluşturuyorsunuz-
Biri benimle dalga geçiyor.
O bir sigara tiryakisi.
Ben bir sigara tiryakisiyim.
Tom bisiklet zincirini yağladı.
zincirimizi kendimiz yağlardık
Onlar bir insan zinciri oluşturdular.
Zincirleme bir reaksiyon başladı.
Tom bir sigara tiryakisi.
Tom seni rahatsız ediyor.
Tom kapıyı zincirle kilitledi.
Tom peş peşe sigara içen bir tiryakiydi.
Sami'nin köpeği zincirini kırdı.
Eski bir madenci zincirine benziyor.
Bir sıradağ gördüm.
En sevdiğiniz market zinciri nedir?
Sami, Leyla'ya zincirle bağladı.
Tom seninle dalga geçiyor.
ve plastik de besin zinciri içinde.
körfezin besin zinciri değişti.
Köpek zincirlenmelidir.
George köpeğine bir zincir taktı.
Tom bisiklet zincirinin üzerine yağ koydu.
Aldi bir Alman indirim süpermarketleri zinciridir.
Tom zincirini kesmeye çalıştı.
Zincir en zayıf halkasından kopar.
- Bir zincir ancak en zayıf halkası kadar kuvvetlidir.
- Zincir en zayıf halkası kadar sağlamdır.
İyi haber şu ki soğuk zincir güzergâhına yeniden ulaştık.
Büyük mağaza zinciri yeni bir şube açtı.
Bir link bir zincirin iki parçasını birleştirir.
Tom tuvalet ışık zincirini çekti.
Bir zincir birçok bağlantıdan oluşur.
- Halkanın biri kopuksa, tüm zincir kopuktur.
- Tesbih bir yerinden koparsa tüm taneleri dökülür.
Kendimi şu ağaca zincirlemek istiyorum.
Tom boynunun etrafına gümüş bir zincir taktı.
Zincirli testerinizi ne sıklıkla kullanıyorsunuz?
Bu zincirin gerginliğe dayanacağını sanmıyorum.
İyi haber şu ki soğuk zincir güzergâhına yeniden girdik
Ne düşünüyorsunuz? Zincire mi tırmanalım?
Bu da TRAPPIST-1'in rezonant bir zincir olması.
Ödünç alabileceğim bir elektrikli testeren var mı?
Lamberto büyük otel zincirinin adıdır.
Tom Mary'ye gümüş bir zincir üzerinde bir anahtar verdi.
Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir " zincir" denilir.
Bir zincir en zayıf halkasından daha güçlü değildir..
- Zincir en zayıf halkasından daha güçlü değildir.
- Zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür.
Eğer zinciri çok güçlü çekersen kırılır.
neden bilmiyorum ama her gün birinin zinciri atardı
Tekne bir zincirle çapaya bağlıdır.
O yeni zincir mağazası beni işsiz bırakabilir.
Tom bir sigara tiryakisi.
Tüm canlılar varlığın tek zincirine bağlıdırlar.
Tom Mary'nin kedisinin ölümünden sonra art arda sigara içmeye başladı.
Bir zincir ancak en zayıf halkası kadar kuvvetlidir.
Yoğun trafikteki zincirleme bir kazaydı.
Bir zincir testerem yok ama testeresi olan birini tanyorum.
Bakın, bu halat soğuk zincir güzergâhının bir parçası olmalı.
Bir dizi olay savaşın başlamasına yol açtı.
Bu tür zincirli testere kullanmayı biliyor musun?
Yosunlar ve planktonlar besin zincirinin altındadır.
Umut zincirimiz çok uzun ve hepimiz doğaya bağlıyız.
Isırmasın diye köpeği zincirlesen iyi olur.
Sonrasında plastikler besin zincirinde ilerlemeye başlar.
O ısırmasın diye köpeği zincirlesek iyi. olur.
Bir elektrikli testerem yok ama testeresi olan birini tanıyorum.
O yarığa halatla inmek bizi soğuk zincir güzergâhından çıkarıp
15 kilometre ileride, soğuk zincir güzergâhının kuzeydoğusunda.
Cinayetler zincirinin aynı adam tarafından işlendiği sanılmaktadır.
Dünyadaki tropikal yağmur ormanları, gezegende yaşamın ekolojik zincirine kritik bağlantılıdır.
Şüphelinin sinirli bir yaradılışı vardı, bir sigara tiryakisiydi ve sapına kadar tırnaklarını yemişti.
Soğuk zincir güzergâhının sonuna yaklaşıyoruz. Embarra Köyü sadece birkaç kilometre uzaklıkta.
İnsanlar besin zincirinin üstünde değiller. Sonuçta, aslanlar insanları yiyor, ama insanlar aslanları yemiyor.
Şu ayrımla ki, bağımsızlığı için ölümü göze alan ulus, insanlık onur ve şerefinin gereği olan her özveriye başvurduğunu düşünerek avunur ve kuşkusuz, tutsaklık zincirini kendi eliyle boynuna geçiren uyuşuk, onursuz bir ulusla karşılaştırılınca, dost ve düşman gözündeki yeri çok başka olur.