Translation of "Cashier" in Turkish

Tom paid the cashier.

Tom kasiyere ödedi.

I paid the cashier.

Ben kasiyere ödedim.

The cashier bagged the customer's groceries.

Kasiyer müşterinin erzaklarını torbaya koydu.

Like cashier, loan processor or taxi driver

dar iş tanımları oluşturduk ve sonra

Pay the cashier on the way out.

Çıkarken kasiyere ödeyin.

The cashier will give you the discount.

Kasiyer size indirim yapacak.

The cashier was a very honest man.

Kasiyer çok dürüst bir adamdı.

Do I pay you or the cashier?

Ben size mi yoksa kasiyere mi ödeme yapayım.

Tom is a cashier at the local supermarket.

Tom yerel süpermarkette bir kasiyerdir.

The cashier will take the one-hundred-franc bill.

Kasiyer, yüz franklık banknotu alacak.

- Currently, my sister is working as a saleswoman in the supermarket.
- For now, my sister is working as a cashier at the supermarket.

Kız kardeşim şu anda bir satış elemanı olarak süpermarkette çalışıyor.