Translation of "Balls" in Turkish

You like balls.

Topları seversin.

Balls are round.

Toplar yuvarlaktır.

You have two balls.

Senin iki topun var.

Don't touch my balls.

- Toplarıma dokunma.
- Taşaklarıma dokunma.

Dogs like retrieving balls.

Köpekler topları geri almayı sever.

Stop busting my balls.

- Sıkboğaz etme beni.
- Damarıma basma.
- Kafa bulma benimle.
- Beni darlama.
- Çöküntü olma.

I bought some tennis balls.

Birkaç tenis topu aldım.

Stress balls are very effective.

Stres topları çok etkilidir.

We bought some tennis balls.

Birkaç tenis topu satın aldık.

Are there any balls here?

Burada hiç top var mı?

I can juggle three balls.

Üç top oynayabilirim.

Tom has balls of steel.

- Tom'da mangal gibi yürek var.
- Tom'un heykelini dikseler taşaklarına beton yetmez.

Like they'd throw balls like this

hani böyle top atarlardı

All of the balls are yellow.

Tüm toplar sarı.

None of the balls are yellow.

Toplardan hiçbiri sarı değil.

Some of the balls are yellow.

Toplardan bazıları sarı.

- Don't rush me.
- Stop busting my balls.

- Beni koşturmayın.
- Sıkboğaz etme beni.
- Beni darlama.
- Çöküntü olma.

A few of the balls are yellow.

Birkaç top, sarı renktedir.

The earliest golf balls were, likely, wooden,

İlk golf topları büyük olasılıkla ahşaptı.

Making golf balls bigger would increase drag,

Golf toplarını büyütmek sürtünmeyi artıracaktır.

Playing Gutties, golfers noticed that their older balls,

Gutties oynarken, golfçüler eski toplarının,

Before 2000, nearly all players hit wound balls.

2000'den önce, neredeyse tüm oyuncular yara toplarına çarptı.

The silver balls are around the red ball.

Gümüş toplar kırmızı topun etrafında.

Galileo dropped two balls from the Tower of Pisa.

Galileo, Pisa Kulesi'nden iki top bıraktı.

That provided the sap used to make gutty balls.

bu, yapışkan topları yapmak için kullanılan özsuyu sağladı.

The bat was stolen yesterday, along with the balls.

Dün beyzbol sopası, toplarla birlikte çalındı.

If my aunt had balls, she'd be my uncle.

Eğer teyzemin taşakları olsaydı, amcam olurdu.

Because we have become quite good at pulling out balls,

Çünkü, topları çıkarmakta çok iyi hâle geldik

Not only the balls; the bat was also stolen yesterday.

Dün sadece toplar değil aynı zamanda sopa da çalındı.

Tom's store sells golf clubs, balls, shoes and other accessories.

Tom'un mağazası golf sopası, top, ayakkabı ve diğer aksesuarları satmaktadırç

And when you watch down here the balls reconvene up here

ve buraya baktığınızda toplar bizi başladığımız

Galileo dropped two iron balls from the top of the tower.

Galileo kulenin tepesinden iki demir top düşürdü.

- Mary kicked Tom in the nuts.
- Mary kicked Tom in the balls.

Mary Tom'un hayalarına tekme attı.

Before the Pro V1 and balls like it, players had to choose:

Pro V1 ve onun gibi toplardan önce, oyuncular seçmek zorunda kaldı:

Had switched to hitting solid multi-layer balls like the Pro V1.

Pro V1 gibi çok katmanlı toplara vurmaya başladı.

You could say that both of those balls are the same weight.

Siz bu topların her ikisinin de aynı ağırlıkta olduğunu söyleyebilirsiniz.

We could say that both of those balls are the same weight.

Biz bu topların her ikisinin de aynı ağırlıkta olduğunu söyleyebiliriz.

Dimpled balls fly farther because air, coming into contact with an uneven surface,

Çukurlu toplar uzaklaşır çünkü hava düzensiz bir yüzeye temas eder.

Mary made a cute snowman out of styrofoam balls and an old sock.

Mary strafor toplarından ve eski bir çoraptan hoş bir kardan adam yaptı.

A few more props are required we have two red balls and a pen.

Birkaç malzeme daha gerek, iki kırmızı topumuz ve bir kalemimiz var.

As this epic marketing video shows, Titleist invests a lot in making golf balls.

Bu epik pazarlama videosunun gösterdiği gibi, Titleist golf toplarına çok yatırım yapıyor.

If you were to Google how to do the 'cups and balls and lime trick,'

"Fincan, top ve limon numarası"nı nasıl yapacağınızı Google'da arasaydınız

Tom could hardly keep from laughing when he saw Mary trying to juggle some balls.

Tom Mary'yi top cambazlığı yapmaya çalışırken gördüğünde gülmemek için kendini güçlükle frenledi.

Like layering and materials, could also reduce the flight of golf balls, and solve the problem.

Katmanlama ve malzeme gibi, golf toplarının uçuşlarını da azaltabilir ve problemi çözebilir.

- Tom is busting his balls to get the work done on time.
- Tom is going to great lengths to finish the work on time.

- Tom işi zamanında yetiştirebilmek için yırtınıyor.
- Tom işi vaktinde bitirebilmek için yardırıyor.
- Tom işi zamanında bitirebilmek için elinden geleni yapıyor.