Examples of using "Balcony" in a sentence and their turkish translations:
Tom balkona çıktı.
Ben balkondayım.
Balkonu süpürüyorum.
Balkondayız.
Tom balkondan düştü.
- Bu odanın bir balkonu var.
- Bu odada bir balkon var.
- Bu oda bir balkona sahip.
Tom balkon penceresini açtı.
Tom balkonda.
Tom balkondaydı.
Balkonun muhteşem bir manzarası var.
Tom dışarıda balkonda.
Tom balkona çıktı.
Balkona çıkalım.
Dairenin bir balkonu var mı?
Ben balkonumda kahvaltı ettim.
Tom balkona çıktı.
Tom balkonda sigara içiyor.
Aile, balkonda kahvaltı yiyor.
Tom balkonda Mary ile konuşuyor.
Balkonda bir bank var.
Balkonda güvercin ötüyor.
Balkonda ne yapıyorsun?
Tom birinin balkonda durduğunu gördü.
Aile, balkonda kahvaltı ediyor.
Benim balkonumdan manzarayı seviyorum.
Tom dışarıda balkonda tek başına.
Tom ve Mary balkondalar.
Hiç kimse o balkona çıkmadı.
Tom balkonda gitar çalıyor.
Tom balkonda, değil mi?
Bir kuş sürekli olarak balkonumda ötüyor.
Fadıl kendini o ikinci kat balkonundan attı.
Tom balkonda sigara içiyor.
Neden balkona çıkmıyoruz?
Tom balkona oturdu ve gazeteyi okudu.
Tom balkonda güneşin batışına bakıyordu.
Tom muhteşem manzaralı geniş bir balkona sahip.
Sen hiç giysilerini balkona astın mı?
Dairenin hem bir depolama odası hem de bir balkonu var.
Tom Mary'nin balkondan ona el sallamasını istedi.
Kahvemi içerken balkondaki kuşları izledim.
Beş dakika içinde seni balkonda görmek istiyorum.
Patron, yazıhanenin üzerindeki balkonda işçileri gözleyerek gezindi.
Şimdiye kadar ilk kez balkonda çamaşır astım.
Tom ve Mary sabah saat ikide dışarıda balkondaydı.
O yukarıya baktığında, balkonundan ona bakan yakışıklı genç bir adam gördü.
Okul klimayı açmayacak, bu yüzden öğrenciler protestoda sıcak su şişelerini balkondan atacaklar.