Translation of "‘my" in Turkish

- My mistake.
- My bad!
- My mistake!

Benim hatam!

- My bad.
- My bad!
- My mistake!

Benim hatam!

- My neighbours are my friends.
- My neighbors are my friends.

Komşularım benim dostlarımdır.

- My brothers!
- My sisters!
- My siblings!
- Brothers!

Kardeşlerim!

My humor, my perspective.

mizah anlayışım, bakış açım...

My doctor, my wife

doktor civanım

- My mistake.
- My mistake!

Benim hatam.

My house, my rules.

Benim evim, benim kurallarım.

- My mistake.
- My bad.

Benim hatam.

My life, my rules.

- Benim hayatım, benim kurallarım.
- Benim yaşamım, benim kurallarım.

My eyes, my eyes!

Gözlerim, gözlerim!

My family has my father, my mother, and my little sister.

Benim ailem, babam, annem ve küçük kız kardeşimden oluşmaktadır.

I hurt my hand, my wrist, my forearm, and my elbow.

Elimi, bileğimi, kolumun ön kısmını ve dirseğimi incittim.

- It's my turn!
- My turn!
- it's my turn!

Benim sıram!

- My family consists of my father, mother, and sister.
- My family is my sister, father and mother.
- My family has my father, my mother, and my little sister.

Benim ailem, babam, annem ve küçük kız kardeşimden oluşmaktadır.

My grandpa patted my head,

Büyükbabamın okşadığı başıma,

My hard work, my personality,

Sıkı çalışmam, kişiliğim,

My identity is my superpower.

Kimliğim, benim süper gücüm.

My friends celebrated my birthday.

Arkadaşlarım benim doğum günümü kutladılar.

My mother prepares my meals.

Benim yemeklerimi annem hazırlar.

My father loves my mother.

Babam annemi seviyor.

My cat likes my keyboard.

Kedim klavyemden hoşlanır.

My parents know my girlfriend.

Ailem kız arkadaşımı tanıyor.

My work is my passion.

İşim, tutkumdur.

My friends are my family.

Arkadaşlarım benim ailemdir.

My mother took my temperature.

Annem ateşimi ölçtü.

My sister resembles my mother.

Kız kardeşim anneme benzer.

My sister resembles my grandmother.

Kız kardeşim anneanneme benzer.

My choices are my own.

Benim seçimlerim benim kendimin.

My home is my castle.

Evim benim kalemdir.

My children share my attention.

Çocuklar benim ilgimi paylaşırlar.

My profession is my passion.

Mesleğim tutkumdur.

My sister stole my clothes.

Kız kardeşim giysilerimi çaldı.

My wallet's in my pocket.

Cüzdanım cebimde.

My money is my money.

Benim param benim paramdır.

My sword is my life.

Kılıcım yaşamımdır.

My dog ate my homework.

Köpeğim ev ödevimi yedi.

My mother is my jewel.

Annem benim mücevherimdir.

My sister pulled my hair.

Kız kardeşim saçımı çekti.

My family is my life.

Ailem, benim hayatımdır.

My boys are my everything.

Oğullarım benim her şeyimdir.

My dog ate my waffle.

Köpeğim benim gözlememi yedi.

My word is my bond.

Sözüm senedimdir.

And I'm wearing my jacket, my shirt, my tie,

ceketimi, gömleğimi giyiyor ve kravat takıyordum

My dad took my toy out of my hands.

Babam oyuncağımı ellerimden çekip aldı.

My name and my birthplace are irrelevant, my friend.

Adımın ve doğum yerimin konuyla alakası yok, arkadaşım.

Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı?

- I'm cooked meals by my mother.
- My mother cooks my meals for me.
- My mother prepares my meals.
- My mother cooks for me.
- My meals are prepared by my mother.

Benim yemekler annem tarafından hazırlanmaktadır.

- He is my brother.
- This is my brother.
- He's my brother.
- That's my brother.
- That is my brother.

Bu erkek kardeşim.

- Where is my dad?
- Where's my daddy?
- Where's my father?
- Where is my father?

Babam nerede?

- My father's brother is my uncle.
- The brother of my father is my uncle.

Babamın erkek kardeşi benim amcamdır.

- I thrust my hand into my pocket.
- I shoved my hands into my pockets.

Ellerimi ceplerime koydum.

- I owe my success to my friend.
- I owe my success to my friends.

Başarımı arkadaşlarıma borçluyum.

- You are my friend.
- You're my friend.
- You're my girlfriend.
- You are my girlfriend.

Benim arkadaşımsın.

- The enemy of my enemy is my friend.
- My enemy's enemy is my friend.

Düşmanımın düşmanı arkadaşımdır.

- He is my brother.
- He's my brother.
- That's my brother.
- That is my brother.

O benim erkek kardeşim.

- He is my father.
- He's my father.
- He's my dad.
- He is my dad.

O benim babam.

- It's my bad.
- This is my fault.
- That's my mistake.

Bu benim hatam.

- This is my son.
- It's my son.
- That's my son.

Bu benim oğlum.

My child! Who has my child? Who took my child?

Çocuğum! Çocuğum kimde? Çocuğumu kim aldı?

- It's my CD.
- This is my CD.
- That's my CD.

Bu benim CD'imdir.

- He is my father.
- He's my father.
- He's my dad.

O benim babam.

According to my sister, my muscles are in my head.

Kız kardeşime göre, kaslarım kafamdadır.

- She's my wife.
- That's my wife.
- This is my wife.

- O benim karımdır.
- O benim karım.

God is my leader, and my sword is my companion.

Tanrı benim liderim ve kılıcım benim yoldaşım.

- My sister smokes.
- My sister is smoking.
- My sister's smoking.

- Kız kardeşim sigara içiyor.
- Kardeşim sigara içer.

My mother's, my aunt's greatest fear

Annemin, teyzemin en büyük endişesi

And my brain leaves my body

ve beynim vücudumdan ayrılıyor

My conscience or my vanity appalled."

Dehşete düştü kibrim veya vicdanım."

Or my boss or my kids.

patronumla veya çocuklarımla paylaşmasın.

My mistake cost me my fortune.

- Benim hatam benim servetime mal oldu.
- Hatam bana servete mal oldu.

My father repaired my old watch.

Babam eski saatimi tamir etti.

My aunt is my father's sister.

Halam, babamın kız kardeşidir.

My computer is my best friend.

Bilgisayarım en iyi arkadaşımdır.

My son is my biggest headache.

Oğlum en büyük baş belamdır.

- It's my life.
- It's my life!

Bu benim hayatım.

- Take my advice!
- Take my advice.

- Tavsiyemi dinle!
- Tavsiyeme kulak ver!

My family comes before my career.

Ailem kariyerimden önce gelir.

My brother damaged my new computer.

Erkek kardeşim yeni bilgisayarıma zarar verdi.

My teacher looked over my composition.

Öğretmenim kompozisyonuma bir göz attı.

- That's my boy.
- That's my boy!

O benim oğlum.

- That's my wish.
- That's my hope.

O benim isteğim.

- You're my hero.
- You're my heroine.

Sen benim kadın kahramanımsın.

- She's my wife.
- That's my wife.

- O benim karımdır.
- O benim karım.

My parents worry about my health.

Annem ve babam, sağlığım konusunda endişeleniyorlar.

Oh my God, it's my house!

Tanrım, işte benim evim!

My mom walked into my room.

Annem odama girdi.

- Hello, my friend!
- Hi, my friend!

Merhaba, arkadaşım!