Examples of using "Onverwacht" in a sentence and their turkish translations:
O beklenmiyordu.
- O, oldukça beklenmeyen bir durumdur.
- Bu pek beklenmeyen bir durumdur.
Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
Tavsiyesini hiç beklemiyordum,
Oradayken beklenmedik bir hediye aldım.
Ben, onun beklenmedik ziyaretinden mutlu oldum.