Examples of using "Hete" in a sentence and their turkish translations:
Ne sıcak bir gün!
Sıcak, nemli havaya.
- Sıcak kahveyi severim.
- Ben sıcak kahveyi severim.
Sıcak çorba yemeyi severim.
Bu sıcak havaya dayanamıyorum.
Karpuz sıcak bir günde lezzetlidir.
Güneşin batmasıyla yoğun sıcaktan bir nefes alıyorlar.
Sıcak çorba yemeyi severim.
Kasaba kaplıcası ile ünlüdür.
Sinirlendiğinde acı ve baharatlı bir Latin misin?
Tom sıcak sobaya dokundu ve elini yaktı.
Ama sıcak bir gündü ve Norveçliler ağır ekipmanlarını, özellikle
Ne kadar acele edersen et, çaban sadece kovada bir damla.