Examples of using "تتعرض" in a sentence and their turkish translations:
vücudumuzda maruz kaldıkları koşulları çok temsil etmiyordu.
ve saldırmaya hazır gergedanların öldürülmesi öldürmelerinden daha olası.
Sokakta bir kadın dövülmekteyse şiddet görmekteyse
Yani neşe, barış, merhamet, empati gibi duygular deneyimlediğinizde
Fransızların elindeki köyler sürekli, ezici bombardıman altındaydı.
Henüz hasta olmak için virüse ne kadar maruz kalınması gerektiğini bilmiyoruz