Translation of "تتعرض" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "تتعرض" in a sentence and their turkish translations:

لما تتعرض له الخلايا في أجسامنا.

vücudumuzda maruz kaldıkları koşulları çok temsil etmiyordu.

‫الحقيقة أن وحيدات القرن‬ ‫تتعرض للقتل أكثر مما تقتل.‬

ve saldırmaya hazır gergedanların öldürülmesi öldürmelerinden daha olası.

إذا تعرضت امرأة للضرب في الشارع ، فإنها تتعرض للعنف

Sokakta bir kadın dövülmekteyse şiddet görmekteyse

ولذلك، عندما تتعرض إلى تجربة عاطفية كالابتهاج والطمأنينة الشفقة والتعاطف.

Yani neşe, barış, merhamet, empati gibi duygular deneyimlediğinizde

كانت القرى التي يسيطر عليها الفرنسيون تتعرض لقصف ساحق مستمر.

Fransızların elindeki köyler sürekli, ezici bombardıman altındaydı.

نحن لا نعلم بعد كمية الفيروسات التي يجب أن تتعرض لها لتصاب بالمرض،

Henüz hasta olmak için virüse ne kadar maruz kalınması gerektiğini bilmiyoruz