Examples of using "يسيطر" in a sentence and their turkish translations:
Burası benim, diye bağırıyor.
Sami çevresindeki insanlara egemen oldu.
içimdeki tüm cesareti topladım.
O, öfkesini kontrol edemedi.
Fransızların elindeki köyler sürekli, ezici bombardıman altındaydı.
Hükümet edilemeyen yerlerde kontrol, silahlı milis grupların eline geçti ve toplum, ayrışmaya başladı.
1458'de, Vlad'ın Eflak ordusu Saxon yönetimindeki Transilvanya'yı işgale başlar
Yani aslında kısacası erkek kendine hakim olması gerekirken suç kadına yükleniyor