Translation of "واحداً" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "واحداً" in a sentence and their turkish translations:

اختر شخصاً واحداً.

Bir kişi seçin.

وقعوا واحداً تلو الآخر.

Onlar art arda düştüler.

بدأوا واحداً تلو الآخر.

Onlar art arda başladılar.

وصلوا واحداً خلف الآخر.

Onlar art arda geldiler.

ماتوا واحداً تلو الآخر.

Onlar birbiri ardına öldüler.

- أنا أريد واحدة، أيضا.
- أريد واحداً

Ben de bir tane istiyorum.

أصبح عمرها واحداً و ثمانين سنة.

O seksen bir yaşına girdi.

أقرأ على الأقل كتاباً واحداً في الشهر.

Her ay en az bir kitap okudum.

ومن أخبرك بهذا؟ لم نطلب منهم سنتاً واحداً.

Kim söyledi bunu sana? IMF'den tek kuruş istemedik.

كان هناك شيئاً واحداً فقط تفكر في القيام به

Aklına gelen tek bir şey vardı.

كانوا يحرموننا من الماء، أو يعطوننا كأساً واحداً يومياً.

Genellikle bize su vermezlerdi veya günde sadece bir fincan verirlerdi.

"لكن إذا كنت تمتلك واحداً، فاحرص على غسله ليلاً"

Fakat sadece bir tane varsa, o zaman sadece akşamdan yıkayın."

يحترم عالمنا قانوناً ذهبياً واحداً: من يملك الذهب يضع القانون.

Dünya bir altın kuralı takip eder: Parayı veren düdüğü çalar.

‫حتى وإن لمست واحداً من هذه الحيوانات‬ ‫بدون أن تجرح يدك بالأشواك،‬

Dikenlerine değmeden dokunsanız bile

الامريكي فان متراً واحداً فقط من الماء يمكن ان يؤدي الى غرق

, yalnızca bir metre su Maldivler ve İskenderiye gibi kıyı kentlerinin