Examples of using "كثب" in a sentence and their turkish translations:
Seni dikkatle inceleyeceğim.
Daha yakından bakarsanız
işte yarasaları yakından tanıdık
ve daha yakından incelememizi hak ediyor.
Leyla resme yakından baktı.
yepyeni bir gelişme yaşamaya başladım. Güzel, sakin, berrak bir gündü.
Longus 4000 süvarisini Numidyalı birlklere karşı yolladı onları 6000 Velite izledi.