Examples of using "كافية" in a sentence and their turkish translations:
...geri kalanının hayatını kurtarır.
- Yeterince kahve yok.
- Yeterli kahve yok.
ayrıca o kadar uzun zamandır inceleme yapmıyoruz.
Tetikteki foku uyarmaya yetiyor bu.
Annem de diyor ki, "Bizim gücümüz ona yetmez,
ve yeterince sağlam olup olmadığını bilmiyorum.
bu etkinliklerin yeterli olmadığının farkına varıyorum.
eğer bir yalanı yeterince sıklıkla
buna ömrümüz yeter mi bilmiyorum
Hastane sayıları da yeterli değildi üstelik.
Çocukluğunuzda bolca mutlu anınız oldu mu?
zevk almaya yetecek kadar uzun süre çalışmış olduğumdan.
Sanırım bu ufaklıkların üçü ya da dördü işimizi güzelce görür.
Aslında bu biraz erken kutlamaydı çünkü bu yeterli değildi,
eğerki bizim teknolojimiz uzaya çıkmak için yeteri seviyeye ulaştığında
Bir damla zehir 160 insanı öldürmeye yeter.
bir lazerin yarıya bölecek kadar güçlü olması. '
Bir enfeksiyon başlatmak için yeterince virüs partikülünü dışarı atmaları gerekir.
- ordunun güvenli bir şekilde geri çekilmesi için yeterli köprü olmadığını biliyordu,
Peki ya Avrupa? Avrupa ölümle boğuşuyor. Çünkü bizler bu virüsü yeterince ciddiye almadık.