Translation of "فقمة" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "فقمة" in a sentence and their turkish translations:

‫بدرجة كافية لإنذار فقمة حذرة.‬

Tetikteki foku uyarmaya yetiyor bu.

‫والحياة ليست سهلة على صغار فقمة الفراء.‬

O hayat, kürklü fok yavrusu için hiç kolay değil.

في خمسينيات القرن العشرين، كان هناك حوالي 2 مليون فقمة في تلك المستعمرة.

1950'lerde bu kolonide iki milyon birey vardı.

‫هذه الجزيرة الصغيرة‬ ‫في خليج "موسيل" بـ"جنوب إفريقيا"،‬ ‫هي موطن 4 آلاف فقمة "كيب" فرائية.‬

Mossel Körfezi, Güney Afrika'daki bu ufacık ada 4.000 Güney Afrika kürklü fokuna ev sahipliği yapmaktadır.