Examples of using "غداء" in a sentence and their turkish translations:
Genellikle büyük bir öğle yemeği yemek için zamanım yok.
Buradan inmeden önce sıkı bir öğle yemeği yemiş olmak istemezsiniz.
akşam yemeğinde, cazda, kokteyllerde veya sohbetlerde değildir.