Translation of "تستمتع" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "تستمتع" in a sentence and their turkish translations:

أو تستمتع بمشاهدة "توب شيف".

"Top Chef" izliyorsunuzdur.

كانت ليلى تستمتع بحياتها في القاهرة.

Leyla, Kahire'de hayatının tadını çıkarıyordu.

إن كان هناك نشاط تستمتع به بالفعل.

Eğer yapmaktan çok hoşlandığınız bir aktivite varsa,

لكن عندما تصل إلى القمة، تستمتع بمنظر رائع.

Ancak zirveye ulaşınca muhteşem bir manzaranın tadına varıyorsunuz.

تلقينا الانتقادات ، ولكن كان لدينا الكثير من المرح. اتمنى ان تستمتع ايضا

Eleştiri aldık ama biz çok eğlendik. Umarım siz de eğlenmişsinizdir

‫كما يمكنها حتى استغلال الضوء‬ ‫لمساعدتها في الصيد.‬ ‫أو ربما تستمتع بالمنظر فحسب.‬

Hatta bu ışığı avlanmakta da kullanıyor olabilirler. Belki de sadece gösterinin tadını çıkarıyorlardır.