Examples of using "تستمتع" in a sentence and their turkish translations:
"Top Chef" izliyorsunuzdur.
Leyla, Kahire'de hayatının tadını çıkarıyordu.
Eğer yapmaktan çok hoşlandığınız bir aktivite varsa,
Ancak zirveye ulaşınca muhteşem bir manzaranın tadına varıyorsunuz.
Eleştiri aldık ama biz çok eğlendik. Umarım siz de eğlenmişsinizdir
Hatta bu ışığı avlanmakta da kullanıyor olabilirler. Belki de sadece gösterinin tadını çıkarıyorlardır.