Examples of using "بداخله" in a sentence and their turkish translations:
Sonra da içeri sokalım.
kişiye iç gözlemini yapma imkanı veriyor,
diyorum ki "Kesin kedi çıkacak" ve kedi çıkıyor.
O içindeki çocuğu hâlâ dinliyor. Bakın bu çok müthiş bir şey.
ama bekçiler bu hücrelerin her santimini görebilirler.
Yukarı çıkıp bu su tankına mı girelim? Yoksa bu hurda yığınına mı?