Translation of "المنازل" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "المنازل" in a sentence and their turkish translations:

أو أصلحنا المنازل التي لديهم،

veya mevcut evleri onarıyoruz.

احترقت المنازل واحدة تلو الأخرى.

Evler birbiri ardına yandılar.

ولن تعطي السوق أبداً المنازل للفقراء.

Piyasa da yoksullara asla ev vermez. Asla.

هيا نقارن بين المنازل في البلدين.

Çin ve Nijerya'daki iki evi karşılaştıralım.

الشمسية على أسطح المنازل المدمرة في تشاناكالي.

güneş panelleri kurmak isteyen avukatlarla tanıştım.

كان بوسعه التواصل بسهولة مع ربّات المنازل،

Bir ev kadınına, sokaktaki adama, çiftçiye,

رأينا قرصًا فضيًّا عاديًّا يُحلّق فوق المنازل.

evlerin üzerinde asılı duran gümüş bir disk görmüştük.

وبدأنا في توصيل الخدمات البنكية إلى المنازل.

ve kapı kapı bankacılığa başladık.

بعد ثماني سنوات من مشاهدة كيف أن المنازل غير مريحة؛

evlerin nasıl huzursuzlaştığını izlediğim bir sekiz seneden sonra;

معقدة. وهي طريقة الصعود والنزو من تلك المنازل او المكاتب في

problemle karşılaştılar . Bu, o evlerden veya ofislerden çıkıp çıkma yöntemidir,

- بدت البيوت و السيارات صغيرة من علو الطائرة.
- بدت المنازل و السيارات صغيرة من بين السحاب.

Evler ve arabalar gökyüzünden bakınca küçücük görünüyorlardı.