Translation of "الاعتماد" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "الاعتماد" in a sentence and their turkish translations:

التي يمكننا الاعتماد عليها،

dış koşullardan bağımsız olarak

‫عليها الاعتماد على حواسها الأخرى.‬

Onlar başka duyularına güvenmelidir.

لذلك لا أمل من الاعتماد عليهم أكثر.

onlara güvenmenin bir anlamı yok.

وأن البدء في الاعتماد على المزارع التجارية

Ticari ve ticarileşmeye başlayan çiftliklerin

إنه رجل يوفي بوعده، فبإمكانك الاعتماد عليه.

O sözünün eri bir adam, bu yüzden ona güvenebilirsin.

لا تقبل العاهرات بطاقات الاعتماد أو الصّكوك.

Fahişeler kredi kartı veya çek almazlar.

‫في البرية،‬ ‫لا يمكنك دائما الاعتماد على التقنية.‬

Vahşi doğada, her zaman teknolojiye güvenemezsiniz.

تعالى. كيف نصعد للسماء بالحجارة? غالبا ما يتم الاعتماد

gel. Taşlarla gökyüzüne nasıl çıkacağız? Genellikle ana bina katına güvenilir . Depremlere, kuvvetli rüzgarlara ve hatta binanın içindeki yüke

خمسة عشر الى عشرين سنتيمتراً. كما ان الاعتماد المستمر على

mevcut seviyesinden yaklaşık

بأن يكونوا أقوياء، وممكن الاعتماد عليهم، وقادربن على توفير احتياجات أسرهم .

yerine getirememekten zaten kendilerini hatalı buluyor.

‫ولفقدانها القدرة على السمع بسبب الرياح،‬ ‫عليها الاعتماد على رؤيتها الليلية المميزة.‬

Rüzgâr yüzünden ses duyamadığından sıra dışı gece görüşüne sarılmalı.

على الرغم من إثبات نفسه كمنظم ممتاز ويمكن الاعتماد عليه في المعركة ،

Suchet mükemmel bir organizatör olduğunu ve savaşta güvenilir olduğunu kanıtlasa

ويقول الناس "حسنًا ، لا يمكنك الاعتماد على هؤلاء في التاريخ ، إنهم خيال!"

Ve insanlar "pekala, bunlara tarih için güvenemezsin, onlar kurgu!" Diyorlar.

- هل ستدفع ببطاقة التسديد أو نقدا؟
- هل ستدفع ببطاقة الاعتماد أم نقدا؟

Kredi kartı mı yoksa nakit mi?