Translation of "اتّصل" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "اتّصل" in a sentence and their turkish translations:

اتّصل سامي.

Sami aradı.

بمن اتّصل فاضل؟

Fadıl kiminle iletişime geçti?

هيّا اتّصل بالشّرطة.

Devam edin ve polisi arayın.

اتّصل بمصلحة الإطفاء.

- İtfaiyecileri çağır.
- İtfaiyecileri çağırın.
- İtfaiyecileri ara.
- İtfaiyecileri arayın.

اتّصل سامي بليلى.

Sami, Leyla'ya telefon etti.

اتّصل سامي بالشّرطة.

Sami polisi aradı.

اتّصل سامي بي.

Sami beni aradı.

اتّصل سامي بأمّي.

Sami annemi aradı.

- اتّصل سامي بصديق كي يصطحبه.
- اتّصل سامي بصديق كي يقلّه.

Sami onu alması için bir arkadaşını aradı.

اتّصل بطبيب في الحال!

Hemen bir doktor çağır.

اتّصل سامي يائسا بالشّرطة.

Sami çaresizce polisi aradı.

اتّصل سامي بأمن العمارة.

- Sami bina güvenliğini aradı.
- Sami bina güvenliğini çağırdı.

أحتاج إلى أن اتّصل بتوم.

Tom'u aramalıyım.

فاضل هو الّذي اتّصل بالشّرطة.

Fadıl, polisi çağıran kişidir.

- اتصل بالشرطة!
- اطلب الشرطة!
- اتّصل بالشّرطة!

- Polis çağır!
- Polisi çağır!
- Polisi arayın!
- Polisi ara!

اتّصل فاضل بالشرطة من أجل المساعدة.

Fadıl yardım için polis çağırdı.

اتّصل فاضل بليلى على هاتفها الخلوي.

Fadıl, Leyla'nın hücresini aradı.

اتّصل سامي بكلّ مطعم في المدينة.

- Sami şehirdeki her lokantayı aradı.
- Sami kentteki her lokantayı aradı.

اتّصل فاضل بالشّرطة و أخبرها باختفاء إبنه.

Fadıl polisi aradı ve kayıp çocuğunu bildirdi.

تعرّف فاضل على دانية و اتّصل بالشّرطة.

Fadıl, Dania'yı tanıdı ve polisi aradı.

اتّصل سامي بمطعمه و طلب بعض الأكل.

Sami restoranını aradı ve bir yemek siparişi verdi.

اتّصل سامي بليلى، طالبا منها أن تأتي و تصطحبه.

Sami gelip alması için Leyla'yı aradı.

كان سامي منشغلا إلى حدّ أنّه اتّصل بسيّارة إسعاف.

Sami bir ambulans çağıracak kadar endişeliydi.

- اتّصل بي حالما تجد توم.
- اتّصلي بي حالما تجدين توم.

Tom'u bulur bulmaz beni ara.