Examples of using "بليلى" in a sentence and their turkish translations:
Sami, Leyla'ya derinden aşık.
Sami, Leyla'ya telefon etti.
Fadıl, Leyla'ya tamamen güveniyordu.
Sami, Leyla'yı tekrar aramadı.
Sami, Leyla'yı evine kabul etti.
Fadıl, Leyla'yı aramak için başka bir numara kullandı.
Fadıl, Leyla'ya ulaşamadı.
Fadıl, Leyla'nın hücresini aradı.
Sami, Leyla'dan hoşlanıyordu.
Fadıl'a hakim tarafından Leyla ile hiçbir zaman temas kurmaması emredildi.
Leyla, Sami'ye güveniyordu.
Kimse ona Leyla demez. Herkes ona "anne" der.
Sami gelip alması için Leyla'yı aradı.
Sami Leyla'yla 1996'da tanıştı.