Translation of "أُجبر" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "أُجبر" in a sentence and their turkish translations:

حل الأزمة على الجسور - حتى أُجبر الفرنسيون على الانسحاب.

Fransızlar geri çekilmeye zorlanana kadar köprülerdeki krizi çözmeye çalışmakla sınırlıydı .

وبدلاً من ذلك ، أُجبر على التقاعد ووضع تحت مراقبة الشرطة.

Bunun yerine zorla emekliye ayrıldı ve polis gözetimi altına alındı.

: فقد أُجبر على الاستقالة من لجنته وقضى 6 أسابيع في السجن.

soktu : görevinden istifa etmek zorunda kaldı ve 6 hafta hapis yattı.