Translation of "Zehir" in Spanish

Ama zehir gibi.

pero es astuta.

Zehir sizi öldürebilir.

El veneno te puede matar.

O yanlışlıkla zehir aldı.

Él tomó veneno por error.

Zehir alarak intihar etti.

Él se suicidó ingiriendo veneno.

Zehir bütün vücuduna yayıldı.

El veneno se extendió por todo su cuerpo.

Zehir alarak kendini öldürdü.

Ella se suicidó tomando veneno.

Arkasındaki zehir kesesini gördünüz mü?

¿Ven el saco de veneno en la espalda?

Birinin çorbasına zehir koyduğunu düşündü.

Pensaba que alguien había echado veneno en la sopa.

Zehir ve iksir kelimeleri kökteştir.

Las palabras "veneno" y "poción" son afines.

Bu balıkta hiç zehir yok.

No hay veneno en este pescado.

Bu saydam sıvı zehir içerir.

Este líquido transparente contiene veneno.

Tom zehir alarak intihar etti.

Tom se suicidó tomando veneno.

Adının kelimesi kelimesine çevirisi, "zehir nefes".

Su nombre traducido significa "aliento venenoso",

Bir akrebin zehir kesesinin içindeki zehri istiyorum.

Quiero el veneno de un escorpión.

Şuna bakın. Arkasındaki zehir kesesini gördünüz mü?

Y miren eso. ¿Ven ese saco de veneno en la espalda?

Bir akrebin zehir kesesinin içindeki zehri istiyorum.

Quiero el veneno de un escorpión.

Eğer çocuğunuz zehir içerse, derhal hastaneye götürün.

Si tu hijo bebe veneno, llévalo rápidamente al hospital.

Bir damla zehir 160 insanı öldürmeye yeter.

Una sola gota del veneno basta para matar a 160 personas.

O bir hata yaptı ve zehir içti.

Él cometió un error y bebió veneno.

Bu saydam sıvı bir tür zehir içerir.

- Este líquido transparente contiene un tipo de veneno.
- Este líquido transparente contiene una especie de veneno.

Pediseller derinize yapışıp çok güçlü bir zehir bırakır.

los pedicelarios se aferrarán a tu piel e inyectarán un veneno poderoso.

Zehir nefes almayı zorlaştırıyor, sonra da felç başlıyor.

El veneno causa problemas de respiración y luego parálisis,

Arizona akreplerinde sizi öldürmeye yetecek kadar zehir bulunur.

Los escorpiones de corteza tienen suficiente veneno para matarlos.

O umudunu kaybetti ve zehir alarak intihar etti.

Él perdió la esperanza y se suicidó tomando veneno.

Ve böylece zehir, yılanın dişlerinden bu cam kavanoza akar.

El veneno empieza a salir de ellos y a caer en el frasco.

Kabuğu delip aynı bir yılan gibi içeri zehir bırakıyor

y luego lanzar veneno, como una serpiente,

Bu zehir karafatmaları öldürüyor ama fareler için etkili değil.

Este veneno mata cucarachas, pero no es eficaz para las ratas.

Bazı zehirli sarı kurbağalar bir insanı öldürecek kadar zehir barındırır.

Algunas de estas ranas tienen suficiente veneno para matar a un humano.

Ve böylece zehir, yılanın dişlerinden bu cam kavanoza akar. Tamam.

y el veneno empieza a salir de ellos, y a caer en el frasco. Muy bien.

Ve böylece zehir, yılanın dişlerinden bu cam kavanoza akar. Tamam.

y el veneno empieza a salir de ellos, y a caer en el frasco. Muy bien.

Kalbiniz ne kadar hızlı atarsa zehir vücudunuzda o kadar hızlı dolaşır.

Cuanto más rápido late el corazón, más rápido se esparce el veneno.

Bunun gibi küçük pençeleri ve kuyruğunda büyük bir zehir kesesi varsa

Si, como este, tienen un pequeño aguijón y un gran saco,

Bu zehir kesesinin çok etkili olduğu kesindir. Büyük pençelere ihtiyacı yok.

hay mucho veneno allí. No necesita un gran aguijón.

Eğer sokulduysanız zehir solunum yollarınızı tıkamadan önce 60 dakikanız var demektir.

Si los pican, tienen 60 minutos antes de que el veneno no los deje respirar.

Testere pullu engereğin etkisi çok çabuk görüldüğü için bir saatin altında öldürebilecek bir zehir.

Como el veneno de la víbora actúa rápido en la sangre, es un veneno que puede matar en menos de una hora.