Translation of "Gidin" in Spanish

0.009 sec.

Examples of using "Gidin" in a sentence and their spanish translations:

Mağaza gidin!

¡Ve a la tienda!

Lütfen gidin.

Váyase, por favor.

Dükkana gidin.

¡Ve a la tienda!

Düz gidin.

Ve recto.

Burdan gidin buyun

vete ahora

Siz önce gidin.

- Tú primero.
- Usted primero.
- Tú primera.
- Vos primero.
- Ustedes primero.
- Vosotros primero.
- Vosotras primero.
- Vaya usted primero.

Romalılar, evinize gidin!

¡Romanos, idos a casa!

O şekilde gidin.

- Ve por ahí.
- Ve por allí.

Kalabalık ile birlikte gidin.

Continua con la multitud.

Gidin ve kapıyı açın.

Ve a abrir la puerta.

Sadece bunu için gidin.

- Simplemente hazlo.
- Limítate a hacerlo.
- Hazlo y punto.
- Hazlo y ya.

Mahalle arasındaki futbol maçlarına gidin

Ir a los partidos de fútbol entre el barrio.

Düz gidin ve mağazayı bulacaksınız.

Sigue recto y encontrarás la tienda.

Reçetenizi almak için doktora gidin.

Ve al doctor para que te dé una receta.

Lütfen birkaç adım geriye gidin.

Retroceda unos pasos, por favor.

Bu sokak boyunca düz gidin.

Siga derecho por esta calle.

Siz arkadaşlar gidin ve eğlenin.

Muchachos, id a pasarlo bien.

Nereye giderseniz gidin, siz karşılanacaksınız.

- Dondequiera que vayas, serás bienvenido.
- Donde quiera que vayan, serán bienvenidos.

Herhangi bir siteye gidin, sepetinize ekleyin

Ve a una página, si te gusta algo, ponlo en el carro

Sadece iyi olduğunu bildiğiniz yere gidin.

vayamos a un lugar conocido y punto.

Nereye giderseniz gidin, Japon turistleri bulursunuz.

Donde sea que vayas, encontrarás turistas japoneses.

Nereye giderseniz gidin, sizi takip edeceğim.

No importa a dónde vayas, yo te seguiré.

Nereye giderseniz gidin sizi takip edeceğim.

Adondequiera que vayas, te seguiré.

Bana inanmıyorsanız, gidin ve kendiniz görün.

Si no me cree, vaya y véalo por sí mismo.

Giysileri alın ve onları yıkamaya gidin.

Agarra las ropas y ve a lavarlas.

Oynamak için lütfen okul bahçesine gidin.

Por favor, vayan al patio a jugar.

İki blok gidin ve sola dönün.

Avanza dos cuadras y gira a la izquierda.

Simone, lütfen gidin ve masayı hazırlayın.

Simone, ve poniendo la mesa, por favor.

Khumbu'yu keşfetmek için g.co/treks adresine gidin.

Explora la región de Khumbu en g.co/treks.

İyi bir koltuk almak için erken gidin.

Ve pronto para conseguir un buen asiento.

Hangi yoldan giderseniz gidin, aynı zamanda götürecektir.

Tomes el camino que tomes, tardarás lo mismo.

Bu cadde boyunca gidin ve sinemayı bulacaksınız.

Ve por esta calle y encontrarás el cine.

Nereye giderseniz gidin, nazik ve cömert insanlarla karşılaşırsınız.

Adondequiera que vayas, conocerás gente amable y generosa.

- Şimdi git.
- Haydi git.
- Git artık.
- Gidin artık.

- Ve ahora mismo.
- Id ahora mismo.
- Vaya ahora mismo.
- Vayan ahora mismo.
- Ve ya.
- Id ya.
- Vaya ya.
- Vayan ya.

Postaneye gidin ve yeni zip kodumuzun ne olduğunu sorun.

Pregunta en correos cuál es nuestro nuevo código postal.

İşe yürüyerek gidebiliyorsanız, ya da bisikletle, yürüyün ya da bisikletle gidin.

si es posible, llegar caminando o utilizar la bicicleta

İkincisi, birkaç becerinin peşinden gidin deneyin ve onlarda iyi olmaya çalışın

Segundo, adquirir competencias y perfeccionarnos en ellas;

Sadece kitap okumayın. ara sıra dışarı gidin ve biraz egzersiz yapın.

No te limites a leer libros. Sal de vez en cuando y haz algo de ejercicio.

Aşağıdaki açıklamadaki bağlantıyı kullanarak güvenli bir şekilde çevrimiçi olun veya surfshark.deals/epichistory adresine gidin

Obtenga seguridad en línea usando el enlace en la descripción a continuación, o vaya a surfshark.deals/epichistory,

"Beşinci Sokağa nasıl gidebilirim?" "İkinci sokakta sağa dönün, iki blok gidin ve yine sağa dönün."

"¿Cómo le hago para llegar a la Calle Cinco?" "Tome la segunda calle a la derecha, siga dos cuadras y doble a la derecha."