Translation of "Abd" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Abd" in a sentence and their spanish translations:

ABD vatandaşı mısınız?

¿Sois estadounidenses?

Aynı ayakkabılar, Jordan, ABD.

zapatos similares, Jordania, EE. UU.

ABD büyük bir ülkedir.

Estados Unidos es un país grande.

Ben bir ABD vatandaşıyım.

Soy una ciudadana de los Estados Unidos.

ABD petrol bakımından zengindir.

EE. UU. es rico en petróleo.

Aşağısı: ABD göçmenlik sistemi gerçekleri.

Abajo: la realidad del sistema de inmigración de EE. UU.

Neredeyse ABD nüfusunun iki katı.

Eso es casi el doble de la población de EE.UU.

ABD, dünyadaki diğer tüm milletlerden

EE. UU. encarcela a más personas per cápita

Milli Sanat Ödeneğinin ABD bütçesi

el único proveedor de fondos para las artes en EE.UU.,

Onlar onu ABD Başkanı seçtiler.

Lo eligieron presidente de los EE.UU.

Meksika kuzeyde Abd tarafından sınırlanmıştır.

México limita al norte con los Estados Unidos.

Abd dünyadaki en büyük ülkedir.

Estados Unidos es el mejor país del mundo.

Kasım 2016'da, ABD Sağlık Bakanlığı,

En noviembre de 2016 el Cirujano General de EE.UU.

Avrupa ve ABD evrensel okuma yazmaya

Europa y EE.UU. alcanzaron la alfabetización universal

ABD gazeteleri daha darbe olmadan önce

que periódicos estadounidenses publicaron el golpe de estado en Brasil

Avrupa artık bir ABD kolonisi oluyor.

Europa se está convirtiendo en una colonia de los Estados Unidos.

Örneğin burada Çin ve ABD arasındaki

Aquí tenemos a China y EE. UU.

Japonya ABD ile çok ticaret yapar.

Japón comercia mucho con los Estados Unidos.

1950'de ABD nüfusu 150 milyondu.

La población de los Estados Unidos en 1950 era de 150 millones.

ABD, Rusya'ya karşı yeni yaptırımlara hazırlanıyor.

Los Estados Unidos están preparando nuevas sanciones contra Rusia.

ABD ve Rusya arasındaki gerginlikler yükselişte.

Las tensiones entre EEUU y Rusia van en aumento.

ABD ve Rusya arasındaki gerginlikler büyüyor.

Las tensiones entre Estados Unidos y Rusia van creciendo.

ABD sınırını geçip San Diego'daki büroma gidiyorum.

atravesando la frontera de EE. UU., hasta mi oficina en San Diego.

ABD Kongresinin davasına katıldım ve Başkan Trump'ın

Así que me uní a la demanda del Congreso de EE.UU.

Bu; ABD, Rusya, Almanya, Birleşik Krallık, Fransa

Eso es más grande que las poblaciones de EE.UU., Rusia,

Bir F-14 ABD Hava Kuvvetleri uçağıdır.

El F-14 es un avión de las fuerzas aéreas estadounidenses.

ABD, Japon ürünleri için iyi bir pazardır.

Estados Unidos es un buen mercado para los productos japoneses.

- Neden ABD hükümeti insanların silah sahibi olmalarına izin veriyor?
- Neden ABD hükümeti insanların silah almalarına izin verdi?

¿Por qué el gobierno de Estados Unidos deja que la gente tenga armas?

ABD ve başka ülkeler hayat kurtarmayı suç sayıyor

EE. UU. y otros países han convertido en delito salvar vidas,

ABD, Maduro ve hükümetinin üyelerine mali yaptırımlar uyguladı

Los EE.UU. impusieron sanciones financieras sobre Maduro y miembros de su gobierno.

ABD 1945'te Hiroşima'ya bir atom bombası attı.

Los Estados Unidos lanzaron una bomba atómica sobre Hiroshima en 1945.

Sonuç şu; ABD çoğu kez mültecileri sınır dışı edip

El resultado es que EE. UU. frecuentemente deporta a refugiados.

Bu, ABD ve Rusya arasındaki soğuk Bering Denizi derinlerinde

Se trata de un pequeño grupo de islas en lo profundo del frío mar de Bering,

Görüntü sakindi, ancak 1968 ABD için zor bir yıldı.

La imagen era pacífica, pero 1968 había sido un año difícil para Estados Unidos.

ABD saç tıraşı olmak için dünyadaki en tehlikeli yer.

EE. UU. es el lugar más peligroso para hacerse cortar el cabello.

Ben üstü açık bir arabayla ABD çapında dolaşmak isterim.

- Me gustaría conducir a través de EUA en un convertible.
- Me gustaría ir en un convertible a través de los Estados Unidos.

ABD şirketlerinin yüzde 38'i kadınlar tarafından kurulmuş olmasına rağmen

Aunque las mujeres crean el 38 % de las empresas estadounidenses

ABD asla Hitler'e savaş ilan etmedi. O başka bir yoldu.

Los Estados Unidos jamás le declararon la guerra a Hitler. Fue en el otro sentido.

- Amerika Birleşik Devletleri, Kanada ile komşudur.
- ABD, Kanada ile komşudur.

Estados Unidos de América limita con Canadá.

ABD hükümeti İngiltereye her zaman Amerika'nın evcil hayvanı olarak bakmıştır.

El gobierno de Estados Unidos siempre ha considerado a Inglaterra como su mascota.

üzerindedir. Dünyanın en güçlü istihbarat kompleksi olan ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın,

puesto de trabajo lo harás como jefe del complejo de inteligencia más poderoso del mundo , la Agencia Central de

Yugoslavya 20. yüzyılın sonlarında, ABD tarafından haydut devlet olarak kabul edildi.

A finales del siglo 20, Yugoslavia era considerado un estado canalla por los Estados Unidos.

Büyük Buhran ve Hitler'in yükselişi sırasında ABD, Avrupa'dan ziyade çok büyük oranda

Durante la Gran Depresión y el auge de Hitler, Estados Unidos estaba mucho más enfocado en

Savaştan sonra, ABD ordusu tarafından kendi roket programlarına yardımcı olması için işe alınmıştı.

Después de la guerra, había sido reclutado por el ejército estadounidense para ayudar en su propio programa de cohetes.

Bu süre zarfında ABD, aynı zamanda yurtdışındaki ticari ve askeri çıkarlarını korumak için

Durante este tiempo, Estados Unidos también comenzó a usar su influencia para proteger su comercio

O sıralarda şöyle bir espri vardı, "ABD'de asla darbe olmaz çünkü orada ABD büyükelçiliği yok."

Y en aquel entonces se decía: "En Estados Unidos no hay golpe de estado porque no tienen embajada de los Estados Unidos."

- 1860'ta Lincoln, Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına seçildi.
- 1860'ta Lincoln, Birleşik Devletler başkanlığına seçildi.
- 1860'ta Lincoln, ABD başkanlığına seçildi.

En 1860 Lincoln fue elegido presidente de los Estados Unidos.

- Amerikan bayrağında her eyalet için bir yıldız vardır.
- Amerikan bayrağının üzerinde her eyalet için bir yıldız vardır.
- ABD bayrağının üzerinde her eyalet için bir yıldız var.

En la bandera de los Estados Unidos hay una estrella por cada estado.