Translation of "Karıştı" in Russian

0.011 sec.

Examples of using "Karıştı" in a sentence and their russian translations:

Hatlar karıştı.

Перешли пределы.

Kafam karıştı.

- Я в растерянности.
- Я растерян.

İşler karıştı.

- Всё пошло наперекосяк.
- Начался хаос.

... yolsuzluk davasına karıştı

коррупционных делах.

Mary konuşmamıza karıştı.

Мэри вмешалась в наш разговор.

Tom'un kafası karıştı.

Том был смущён.

Benim kafam karıştı.

Я запуталась.

Gerçekten kafam karıştı.

Я правда запутался.

Biraz kafam karıştı.

- Я немного смущен.
- Я в лёгком замешательстве.

Mary'nin kafası karıştı.

Мэри сбита с толку.

Kafam biraz karıştı.

- Я заинтригован.
- Я заинтригована.

İşler çok karıştı.

Всё очень усложнилось.

Kafam tamamen karıştı.

Я в полном замешательстве.

Tom karıştı mı?

Том был замешан?

Hırsız kayıplara karıştı.

- Вор испарился.
- Вора и след простыл.

Amerika'da işler hayli karıştı

В Америке все очень сложно

Onların kafaları çok karıştı.

Они были очень смущены.

İşler inanılmaz derecede karıştı.

Всё невероятно усложнилось.

Benim tamamen kafam karıştı.

Я совершенно смущён.

Korkutuldum ve kafam karıştı.

Я был испуган и растерян.

Onun yüzündeki ifadeden kafam karıştı.

Я был озадачен выражением её лица.

Dick bir trafik kazasına karıştı.

Дик попал в ДТП.

Öyle görünüyor ki kafam karıştı.

Похоже, я облажался.

Kazaya kaç tane araba karıştı?

- Сколько машин участвовало в аварии?
- Сколько машин участвовало в ДТП?

Tom Mary'nin sorusuyla kafası karıştı.

Вопрос Мэри привёл Тома в замешательство.

- Herkesin kafası karıştı.
- Herkes şaşkındı.

Все были смущены.

- Tom'un kafası karıştı.
- Tom'un kafası karışık.

Том смущён.

- Kafam karıştı.
- Kafam allak bullak oldu.

Я в тупике.

- Hepimizin korkudan ödü bokuna karıştı.
- Hepimizin korkudan ödü patladı.

- Мы все обосрались от страха.
- Мы все были напуганы до усрачки.

Tom Mary'nin erkek kardeşiyle bir kavgaya karıştı ve burnunu kırdı.

Том подрался с братом Марии и сломал ему нос.

- Dick, bir trafik kazası geçirdi.
- Dick bir trafik kazasına karıştı.

- У Дика произошла автомобильная авария.
- Дик попал в ДТП.

Sıra karıştı, ve artık kimin kimin yerinde olduğu belli değil.

Очередь спуталась, и теперь непонятно, кто за кем.

Bir keresinde kadın bir gazeteciye şişman domuz dediği için ortalık karıştı

Однажды она запуталась, потому что журналистка назвала толстую свинью