Translation of "Giymişti" in Russian

Partide beyaz giymişti.

- На вечеринке она была в белом.
- На вечеринке она была одета в белое.

O, siyah giymişti.

Он был одет в чёрное.

O kırmızı giymişti.

Она была одета в красное.

Saten bir gecelik giymişti.

- Она носила атласный халат.
- Она носила ночную рубашку из сатина.

Tom çoraplarını tersyüz giymişti.

- Том надел носки наизнанку.
- У Тома были носки наизнанку.
- Том был в носках наизнанку.

Şövalyeler gösterişli zırhlar giymişti.

Рыцари носили сложные доспехи.

John kazağını ters giymişti.

Джон надел свой свитер наизнанку.

Ken gömleğini ters giymişti.

Кен надел рубашку наизнанку.

Mary uzun elbise giymişti.

На Мэри было длинное платье.

O sade bir elbise giymişti.

Она носила простое платье.

O mavi bir ceket giymişti.

На нём голубая куртка.

O yeşil bir elbise giymişti.

- На ней зеленое платье.
- Она в зелёном платье.

O ipek bir elbise giymişti.

На ней было шёлковое платье.

O bir kürk ceket giymişti.

На ней была шуба.

Tom John'ınkine benzer giysiler giymişti.

Том был одет в одежду как у Джона.

Tom çoraplarından birini ters giymişti.

Один носок у Тома был надет наизнанку.

Jane, bir erkek gibi giymişti.

Джейн была одета как мужчина.

O koyu renkli bir kazak giymişti.

На нём был тёмный свитер.

Tom'u son gördüğümde o bir smokin giymişti.

В последний раз я видел Тома в смокинге.

Her ikisi de koyu renk kıyafetler giymişti.

Оба были одеты в тёмное.

- Çoraplarından birini ters giydi.
- Çorabının tekini ters giymişti.

У него один носок наизнанку.

Tom siyah bir takım elbise ve kravat giymişti.

Том ходил в чёрном костюме и галстуке.

O, kırmızı bir bluz ve siyah bir etek giymişti.

Она была одета в красную блузку и чёрную юбку.

O, siyah bir bluz ve kırmızı bir etek giymişti.

Она была одета в чёрную блузку и красную юбку.

Tom kurşungeçirmez bir yelek giymişti bu yüzden kurşun onu öldürmedi.

Том был в бронежилете, поэтому пуля его не убила.

- O, kırmızı bir buluz giymişti.
- O, kırmızı bir bluz giyiyordu.

На ней была красная блузка.