Translation of "Başlamak" in Portuguese

0.006 sec.

Examples of using "Başlamak" in a sentence and their portuguese translations:

Başlamak üzereyim.

Estou prestes a começar.

- Oyun başlamak üzere.
- Maç başlamak üzere.

O jogo já vai começar.

Konser başlamak üzeredir.

- O show já vai começar.
- O concerto está quase começando.
- A apresentação está perto de começar.

Nerede başlamak istiyorsun?

- Por onde você quer começar?
- Por onde quer começar?

Söylentilere başlamak istemiyorum.

Eu não quero começar rumores.

Başlamak bitirmenin yarısıdır.

Quem começou já fez a metade.

Başlamak için endişeliyim.

Estou ansioso para começar.

Tom başlamak üzere.

- O Tom está prestes a começar.
- Tom está a ponto de começar.

Toplantı başlamak üzere.

A reunião já vai começar.

Film başlamak üzeredir.

- O filme está para começar.
- O filme está a ponto de começar.

Kim başlamak ister?

Quem quer começar?

Başlamak için sabırsızlanıyorum.

Eu mal posso esperar para começar.

Film başlamak üzere.

O filme já vai começar.

Çalışmaya başlamak istiyorum.

Eu quero começar a correr.

Gösteri başlamak üzeredir.

O show está prestes a começar.

Başlamak ister misin?

- Você pode começar?
- Gostaria de começar?

Yeniden başlamak zorundayız.

- Temos que começar de novo.
- Nós temos que começar de novo.

Tangodan hoşlanmaya başlamak için

Temos de ter sofrido algumas derrotas

Ben başlamak için hazırım.

Estou pronto para começar.

Ne zaman başlamak istiyorsun?

Quando você quer começar?

Biz sensiz başlamak istemedik.

Não queríamos começar sem você.

Ne zaman başlamak istersin?

- Quando gostaria de começar?
- Quando você gostaria de começar?

Başlamak için dürüst olmalısın.

Para começar, você deve ser honesto.

Bir yerde başlamak zorundasın.

Tem de começar por algum lugar.

Üçüncü sahne başlamak üzere.

O terceiro ato está prestes a começar.

Bir yerden başlamak zorundaydık.

Nós tivemos que começar em algum lugar.

İçeri gelin. Başlamak üzereyiz.

Entre. Estamos prestes a começar.

Toplantıya başlamak için hazırlanıyoruz.

Estamos prontos para começar a reunião.

Çölde güne erken başlamak önemlidir,

É importante começar cedo no deserto,

Çölde güne erken başlamak önemlidir.

É importante começar cedo no deserto,

Gecenin son gösterisi... ...başlamak üzere.

O último ato da noite está a começar.

- Deney başlamalı.
- Deney başlamak zorunda.

O experimento tem de começar.

Onlar sıfırdan başlamak zorunda kaldı.

Eles tiveram que começar do zero.

Tom tekrar baştan başlamak zorundaydı.

Tom teve de começar tudo de novo.

Bir mektuba başlamak her zaman zordur.

É sempre difícil começar uma carta.

Başlamak için asla çok geç değildir.

Nunca é tarde demais para começar.

Mümkün olduğu kadar çabuk başlamak zorundasın.

- Você tem de começar assim que possível.
- Vocês têm de começar assim que possível.

Tom yeni bir hayata başlamak istiyordu.

Tom queria começar uma nova vida.

Bir işe başlamak çok para gerektirir.

É preciso muito dinheiro para se abrir um negócio.

Bu başlamak için iyi bir yer.

Aqui é um bom lugar pra começar.

Onlar ışıkları karartıyorlar. Oyun başlamak üzere.

Estão apagando as luzes. A encenação está para começar.

Birkaç dakika içinde başlamak için hazır olacağız.

Nós estaremos prontos para começar em alguns minutos.

Neredeyse her şeye başlamak bitirmekten daha kolaydır.

Quase tudo é mais fácil de começar do que de terminar.

Zayıflamak için en iyisi biraz spor aktivitesine başlamak.

Para perder peso, é melhor praticar algum esporte.

Bir insan bir konuşmaya başlamak için ne sormalı?

O que se pode perguntar para iniciar uma conversação?

Yeni bir işe başlamak için sermayeye ihtiyacı vardı.

Ele precisava de capital para iniciar um novo negócio.

Hemen geri gelmek zorundaydık çünkü okul başlamak üzereydi.

Nós tivemos de voltar logo porque a aula estava prestes a começar.

Tom bir işe başlamak için parasını tasarruf ediyor.

Tom está economizando dinheiro para abrir um negócio.

- Başlamak için hazır değil misin?
- Başlamaya hazır değil misin?

- Você não está pronto para começar?
- Você não está pronta para começar?

Ama en baştan başlamak istiyorsanız "Bölümü Tekrar Oynat"ı seçin.

Mas se quiser recomeçar missão, selecione "repetir episódio".

Ve eğer yeni bir göreve başlamak istiyorsanız "Sonraki Bölüm"ü seçin.

E se prefere começar uma nova missão, selecione "próximo episódio".

Çölde güne erken başlamak önemlidir, böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz

É importante começar cedo no deserto, para fugirmos à altura mais quente do dia.

Çölde güne erken başlamak önemlidir, böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz.

É importante começar cedo no deserto, para fugirmos à altura mais quente do dia.

Güne başlamak için güzel bir fincan kahveden daha iyi bir şey yoktur.

Não há nada melhor do que uma boa xícara de café para começar o dia.