Translation of "Ayrıca" in Portuguese

0.010 sec.

Examples of using "Ayrıca" in a sentence and their portuguese translations:

Konusu ele alındı. Ayrıca...

foram discutidos e isso foi o tópico central. Além disso...

Meşgulüm. Ayrıca ilgilenmiyorum da.

Estou ocupada. E além do mais, não me interessa.

Tom ayrıca Fransızca çalışıyor.

Tom também está estudando francês.

Tom ayrıca Mary'ye aşık.

Tom também está apaixonado pela Mary.

Ayrıca kültürel bir sorun var.

Outro problema é cultural.

Ayrıca, şimdi bir vakıf kuruyorum,

Além disso, vou criar aqui uma fundação,

Ayrıca suyum da azalmaya başladı.

E estou a ficar com pouca água.

O, ayrıca hayvanlara karşı naziktir.

Ele também era gentil com os animais.

O ayrıca Çince öğrenimi yapıyor.

Ele também estuda chinês.

Tom ayrıca biraz Fransızca konuşur.

O Tom também fala um pouco de francês.

Tom ayrıca biraz Fransızca konuşabilir.

Tom também fala um pouco de francês.

Tom ayrıca Fransızca mı öğreniyor?

O Tom também está estudando francês?

Ayrıca nasıl dans edileceğini bilmiyorum.

Além disso, eu não sei dançar.

Fransızca ve ayrıca İngilizce konuşabiliyorum.

Eu falo francês e também inglês.

Tom uzundur ve ayrıca güçlüdür.

O Tom é alto e também forte.

O sadece kibar değil ayrıca dürüst.

Ela não é apenas amável, mas também honesta.

Ben ayrıca çok yazmaktan zevk alırım.

Eu também gosto muito de escrever.

Ayrıca birkaç temiz bardağın var mı?

Vocês também têm uns copos limpos?

Ayrıca aşırılık yanlısı bu grupların, terörist grupların

Também aprendi que os grupos extremistas, os grupos terroristas,

Ayrıca bu gece daha da bir şatafatlı.

E esta noite é especialmente agitada.

Ayrıca on bin yen ödemek zorunda kaldık.

- Nós tivemos que pagar dez mil ienes a mais.
- Nós tivemos que pagar mais dez mil ienes.

Ayrıca, onu gün boyunca birçok kez arıyoruz

E, para nós, é importante ligar para ela múltiplas vezes durante o dia.

O İngilizce okuyor ama ayrıca Almanca okuyor.

Ele está estudando inglês, mas ele também está estudando alemão.

Ayrıca bu gruplar gençlere çok arzuladıkları şeyleri vaadediyor:

Também prometem aos jovens as coisas que eles desejam:

Ayrıca bu ateşin gece boyunca yandığından emin olmalıyım.

Também vou manter a fogueira acesa ao longo da noite,

Başkasının sürdüğü arabaya da Kemal Sunal güvenmiyordu ayrıca

Kemal Sunal não confiava no carro que outra pessoa estava dirigindo.

Görebilir. (İsviçre ayrıca şeffaflık sıralamalarında üst sıralarda bulunuyor.)

Também se destaca consistentemente nos rankings de transparência).

Ayrıca bu demokratik devlet dünya çapında övgüyle anılırdı

E seu governo democrático era elogiado pelo mundo a fora

Çok teşekkürler. Ayrıca, gelecekte benden yardım istemeye çekinme.

Muito obrigado. Você também fique à vontade para me pedir ajuda no futuro.

Onlar ayrıca eti ve sütü için hayvanlar besledi.

Eles também criavam animais pela carne e pelo leite.

Ayrıca, bu URL ile herhangi iki cümleyi bağlayabilirsiniz.

Você também pode linkar duas frases com essa URL.

Ona sadece tavsiye vermedim ayrıca bir bisiklet de verdim.

Eu não só lhe dei conselho, mas uma bicicleta também.

Olarak sayılıyorlar! Africa sadece düşük vergiler vaat etmiyor ayrıca

República da Libéria! África, não só oferecem benefícios fiscais

- O ayrıca Çince öğrenimi yapıyor.
- O da Çince çalışıyor.

Ele também estuda chinês.

Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz.

Além disso, perderemos muito tempo para falar sobre os vários assuntos.

Ayrıca bazı vizeler, yolcuların eve dönmek istediklerini kanıtlamaları için

Alguns vistos também exigem que os viajantes reservem voos

Ayrıca bizim devletimiz koronayla aylarca mücadele edebilecek kadar güçlü değil

Além disso, nosso estado não é forte o suficiente para lutar com a coroa por meses.

Ayrıca yaklaşık 70 yıldır var olan bazı temel numaralara dayanır.

Mas também conta com alguns truques básicos que existem há mais de 70 anos.

- Fransız çalışıyorum. Almanca da çalışıyorum.
- Fransızca çalışıyorum. Ayrıca Almanca çalışıyorum.

Eu estudo francês. Eu também estudo alemão.

Onlar ayrıca Snow White'ın dinsiz üvey annesini de davet ettiler.

Convidaram também a desalmada madrasta de Branca de Neve.

Mary mükemmel bir Fransızca biliyor. Ayrıca akıcı Almanca da biliyor.

A Mary fala um francês perfeito. Ela também fala alemão fluente.

Ve bağış topladık. Ayrıca ben maaşımın %70'ini bu projeye yatırıyorum.

e a pedir donativos. Invisto aqui 70 % do meu salário.

4 ayda bir seçme hakkına sahipler. İsviçreliler sadece liderlerini seçmiyorlar ayrıca

só a cada quatro anos, mas sim a cada quatro MESES. Os Suiços não só escolhem os seus líderes

Bununla bitmiyor. Bu durum ayrıca İsviçre vatandaşlarının iş başlatmaya yardımcı oluyor.

Mas não só isso. Também ajuda os próprios cidadãos suíços a iniciar os seus próprios negócios.

Ve göreceksiniz ki biz ayrıca daha uzun mesafeli, daha küçüklerini üretiyoruz

e vai ver que também produzimos essas partículas menores de longo alcance,

Ayrıca ülkedeki cinayet oranı, dünyanın en tehlikeli şehirlerini bile geride bıraktı.

A taxa de homicídios no país ultrapassou a das cidades mais perigosas do mundo

O sadece güzel değil fakat aynı zamanda nazik ve ayrıca zeki.

Ela não é apenas bonita, mas também é gentil, e além disso é inteligente.

Diğer birçok aperitifle karşılaştırıldığında patlamış mısır çok ucuzdur. Ayrıca genellikle daha sağlıklıdır.

A pipoca é muito barata quando comparada a outros petiscos. Também é geralmente mais saudável.

Hatayı yeniden üretmeyi başardım ve ayrıca neye sebep olabileceği konusunda bir fikrim var.

Eu consegui reproduzir o erro, e também não tenho ideia sobre o que deve estar a causar isso.

- Kız kardeşim aynı zamanda en iyi dostumdur da.
- Kız kardeşim ayrıca en iyi arkadaşımdır.

Minha irmã é também minha melhor amiga.

Tom en çok Amerikan İngilizcesi dinlemeyi seviyor fakat ayrıca İrlanda İngilizcesinin sesini de seviyor.

O Tom gosta mais de ouvir inglês americano, mas também gosta do som do inglês irlandês.