Translation of "şehirden" in Portuguese

0.006 sec.

Examples of using "şehirden" in a sentence and their portuguese translations:

- Şehirden çıkmam gerekiyor.
- Şehirden çıkmalıyım.

Tenho que sair da cidade.

Adam şehirden kaçtı.

O homem saiu da cidade.

Şehirden kaçmış olmalılar.

Eles devem ter escapado para fora da cidade.

Tom şehirden ayrıldı.

- Tom deixou a cidade.
- Tom saiu da cidade.

O şehirden ayrıldı.

Ele foi embora da cidade.

Bu şehirden nefret ediyorum.

- Odeio essa cidade.
- Eu odeio essa cidade.

Bu yol tüm şehirden geçiyor.

Esta rua atravessa toda a cidade.

Tom şehirden zimmetine para geçirmekle suçlandı.

- Tom foi acusado de desviar dinheiro da cidade.
- O Tom foi acusado de desviar dinheiro da cidade.

Bu şehirden gidecek olman beni üzüyor.

Para mim é uma tristeza saber que você vai deixar esta cidade.

Şehirden ayrılmak zorundaydı, bu yüzden Berlin'e taşındı.

Ele foi obrigado a deixar a cidade, mudando-se para Berlim.

Ve şehirden şehre seyahatlerinizi ciddi şekilde sınırlayın.

E limite severamente suas viagens de cidade a cidade,

- Tom büyük bir şehirden değil.
- Tom büyük bir kentten değil.

Tom não é de uma cidade grande.

- Tom şehirden ayrıldı.
- Tom şehri terk etti.
- Tom kasabadan ayrıldı.

- Tom deixou a cidade.
- Tom saiu da cidade.

- Hiçbir yerin ortasında değiliz.
- Kimsenin yaşamadığı, şehirden uzakta bir yerdeyiz.
- Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdeyiz.
- Dağ başındayız.
- Kör itin öldüğü yerdeyiz.

Estamos no meio do nada.