Translation of "Saçları" in Polish

0.006 sec.

Examples of using "Saçları" in a sentence and their polish translations:

Piotr'un saçları siyahtır ama Lech'in saçları sarıdır.

- Piotr ma ciemne włosy, a Lech - jasne.
- Piotr jest brunetem, a Lech - blondynem.

Gri saçları vardı.

- Miał siwe włosy.
- Był siwy.

Saçları beyaza dönüştü.

Posiwiał.

Koyu kahverengi saçları vardı.

Miał ciemnobrązowe włosy.

Geçen sene saçları uzundu.

W zeszłym roku miał długie włosy.

Onun uzun sarı saçları vardı.

Miała długie blond włosy.

Lidia'nın sarı düz saçları var.

Lidia ma proste blond włosy.

- Koyu kahverengi saçları vardı.
- Saçı kahverengiydi.

Miał brązowe włosy.

Onu son görüşümden sonra Tom'un saçları ağardı.

Tom osiwiał od ostatniego razu, kiedy go widziałem.

Ayrıca Felicja'nın da sarı düz saçları var.

Również Felicja ma proste blond włosy.

Duyduğum kadarıyla, beyaz gözleri ve kızıl saçları vardı.

Że mają białe oczy i rude włosy.

Onun saçları kırmızımsı. Bu yüzden onun lakabı Havuç.

Ona jest ruda, stąd przezwisko „Marchewa”.

- Maria'nın uzun saçı var.
- Maria'nın uzun saçları var.

Maria ma długie włosy.

İsveç'teki herkesin sarı saçları ve mavi gözleri mi var?

Czy wszyscy w Szwecji mają blond włosy i niebieskie oczy?

Onun uzun ve düzensiz saçları bir aslan yelesine benzerdi.

- Jego długie, nieuczesane włosy były podobne to grzywy lwa.
- Jego długie nieuczesane włosy były podobne do grzywy lwa.