Translation of "Dağın" in Polish

0.008 sec.

Examples of using "Dağın" in a sentence and their polish translations:

Dağın tepesinde duruyordu.

On stał na wierzchołku góry.

Dağın tepesine ulaştık.

Dotarliśmy na szczyt góry.

- Sonunda dağın tepesine ulaştılar.
- Nihayet dağın zirvesine vardılar.

W końcu osiągnęli szczyt góry.

Dağın zirvesi karla kaplı.

Szczyty gór są pokryte śniegiem

Onun evi dağın eteğinde.

- Jej dom jest u podnóża góry.
- Jej dom stoi u stóp góry.

Onun evi bir dağın eteğinde.

Jej dom jest u podnóża góry.

Dağın yan tarafından çıkan dumanı görürsünüz.

Zobaczycie smugę dymu wychodzącą z boku góry.

Ya da şuradaki dağın üstünde gördüğüm

Albo... widzę tam na górze...

Güneş kendini bir dağın arkasına saklamıştı.

Słońce skryło się za górę.

Dağın üzerinde bir sürü maymun var.

Na tej górze jest dużo małp.

Dağın tepeleri bu saatten sonra pek güvenli olmayacak.

Wkrótce szczyty gór nie będą już bezpieczne.

Vay canına, burası dağın yan tarafında bulunan devasa bir mağara.

To ogromna jaskinia w środku góry.

Şu anda tamamen yok olmuş. Aramaya dağın diğer tarafında devam edelim.

Zupełnie zniknęło. Szukajcie po drugiej stronie góry.

O madeni, dağın altıdan geçmek için kestirme olarak kullanmak iyi bir karardı.

Dobra decyzja co do tej kopalni jako skrót przez góry.

Dağın zirvesine varmak için hâlâ yarıdan fazla gidecek yolumuz var. Gerçekten çok yorgun musunuz?

Nadal mamy ponad połowę drogi na szczyt góry. Naprawdę już jesteś wykończony?