Translation of "Yoksun" in Japanese

Tom motivasyondan yoksun.

トムはやる気がない。

Tom cesaretten yoksun.

- トムは勇気がない。
- トムは度胸がない。

Nancy samimiyetten yoksun görünüyor.

ナンシーには誠実さが欠けているようだ。

Sağ duyudan yoksun olmalı.

彼は常識に欠けているに違いない。

O, oğlundan yoksun bırakıldı.

彼は息子に先立たれた。

Yangın bizi varlığımızdan yoksun bıraktı.

火事で財産を失った。

Savaş onları mutluluktan yoksun bıraktı.

その戦争で彼らの幸せは奪われた。

Kaza onu kocasından yoksun bıraktı.

その事故で彼女は夫を失った。

Bay Smith karısından yoksun bırakıldı.

スミスさんは奥さんに先立たれた。

Sorun onun deneyimden yoksun olması.

- 困ったことに、彼女は経験が足りない。
- 問題は彼女が未熟であるということだ。

Çocuklar bazen sabırdan yoksun olur.

子供は時々我慢が出来ない。

Ve kendimi eğlence seçeneklerinden yoksun görmüyorum.

自分に対し 娯楽の選択肢が少ないと 思うことはめったにありません

- Onun hiç sağduyusu yok.
- O sağduyudan yoksun.

彼は非常識だ。

- Biz ulaşımdan yoksun bırakıldık.
- Biz ulaşımdan mahrum edildik.

我々は交通の足を奪われた。

Yüksek bina onların evini güneş ışığından yoksun bıraktı.

高層ビルのせいで、彼らの家は陽射しを奪われた。

Kan şekeri bozukluğu düşük seviyede olan kişiler onların duygularını bastırmak için güçten yoksun olmaları nedeniyle kolayca korkarlar ve öfkelenirler.

低血糖症の人は、感情を押さえる力がないので、すぐに怖がったり怒ったりする。