Translation of "Tadına" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Tadına" in a sentence and their japanese translations:

Pekâlâ, şunun tadına bakalım!

食べてみよう

Dokundu, hissetti, tadına baktı.

‎触って 感じて 味わった

Yaptığı kekin tadına baktım.

彼女が作ったケーキを試食した。

Ağzındaki alıcılar havanın tadına bakıyor.

‎そして口内の ‎嗅覚器官に運ぶ

O, peynirli kekin tadına baktı.

彼はそのチーズケーキを味わってみた。

Bu yavrular ilk defa etin tadına bakıyor.

‎子供たちは ‎初めて肉を口にした

Kasırganın kurbanları üç gündür gıdanın tadına bakmadı.

ハリケーンの被災者たちは、もう三日も食べ物を口にしていない。

- Annem sütü tattı.
- Annem sütün tadına baktı.

母はそのミルクの味を見た。

Hiç böyle iyi bir çorbanın tadına baktın mı?

こんなおいしいスープを味わったことがありますか。

Geri durmayın lütfen, ikramlık kurabiyelerin bir tadına bakın.

こちらのクッキーはご自由に召し上がってください。

Annem çorbanın tadına baktı ve biraz daha tuz ilave etti.

母はスープの味を見てもう少し塩をいれた。

Onun yeterince tatlı olup olmadığını anlamak için kekin tadına baktı.

彼女は甘さ加減がよいかどうかケーキの味見をした。

Yabancı pirinç sert ve tatsızdır ve de Japon damak tadına hitap etmez.

外米はぼそぼそしていて、日本人の口には合わない。

"Bu meyve suyunun tadı göz damlası gibi." "Göz damlasının tadına baktın mı?"

「このジュース、目薬みたいな味がする」「目薬飲んだことあるの?」