Translation of "Saygı" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Saygı" in a sentence and their japanese translations:

Saygı.

「敬意」です

- Ona saygı duyuyorlar.
- Ona saygı gösteriyorlar.

彼らは彼を尊敬している。

Kendinize saygı duyun.

自分を大切にしなさい。

Yaşlılara saygı göstermeliyiz.

われわれは老人を尊敬すべきである。

Ona saygı duyulur.

彼女は尊敬されている。

Yaşlılara saygı duymalısınız.

- 老人を尊敬せねばならない。
- お年寄りは敬わなければならない。

Ailesine saygı duymaz.

彼は両親を尊敬していない。

Atalarımıza saygı göstermeliyiz.

私たちは祖先をうやまうべきだ。

Sana saygı duyuyorum.

私はあなたを尊敬している。

- Kate'e herkes tarafından saygı duyuluyor.
- Kate'e herkes saygı gösterir.
- Kate'e herkesçe saygı gösterilir.

ケイトは皆に尊敬されている。

- Gençler yaşlılara saygı göstermeliler.
- Gençlerin yaşlılara saygı duyması gerekir.

若い人たちは老人を尊敬するべきだ。

Ona çok saygı duymuştum,

私は彼女に感心しました

İsteklerinize saygı duyuluyor mu?

相手はお願いを 尊重してくれますか?

Anne babamıza saygı göstermeliyiz.

みな両親を尊敬しなければならない。

Nara annesine saygı gösteriyor.

ノラは彼女の母を尊敬しています。

Onlar liderlerine saygı duydular.

彼らは自分たちの指導者を尊敬した。

Yaşlı vatandaşlara saygı göstermelisin.

- 老人を尊敬せねばならない。
- お年寄りは敬わなければならない。

Yaşlı insanlara saygı göstermeliyiz.

われわれは老人を尊敬すべきである。

Onlar ona saygı duyuyorlar.

彼らは彼を尊敬している。

Sana saygı duyuyorum, Tom.

尊敬するよ、トム。

Hâlâ Tom'a saygı gösteririm.

まだトムさんを尊敬しています。

Diğerlerinin fikirlerine saygı göstermeliyiz.

- 私達は他人の考えを尊重するべきです。
- 私たちは他人の考えを尊重すべきです。

Diğerlerinin hakkına saygı göstermeliyiz.

私たちは他人の権利を尊重すべきである。

Kamu yararına saygı duyulmalıdır.

公衆の便宜は尊重されねばならない。

Bireyin isteğine saygı göstermeliyiz.

個人の意志は尊重しなければならない。

Bay Brown'a saygı duyuyorum.

私はブラウンさんを尊敬しています。

Ebeveynlerine saygı duyuyor musun?

あなたは両親を尊敬していますか。

Herkes tarafından saygı duyuluyorsun.

あなたはだれからも尊敬されている。

O, babasına saygı duyar.

彼は父を尊敬している。

Ailene karşı saygı göstermelisin.

親に対して敬意を表さなければ行けない。

Herkes ona saygı duyardı.

誰もが彼を尊敬した。

Onun duygularına saygı duyun.

彼の感情を尊重しなさい。

Saygı duymayan bir gösteri hazırladım.

期待されるのですが

O kadar saygı görüyordu ki

、1826年に亡くなりました。

Bütün öğrenciler ona saygı duyuyor.

生徒たちは皆彼を尊敬している。

Yaptığın için sana saygı duyuyorum.

君のしたことに対し、君を尊敬する。

Yerel geleneklere saygı duymak zorundayız.

我々は地方の慣習を尊重しなくてはならない。

Mary'ye herkes tarafından saygı duyulur.

メアリーは皆から尊敬されている。

Fransa'da sanatçlara hayli saygı gösterilir.

フランスで芸術家は大変尊敬されている。

Hukuka saygı toplumumuz için temeldir.

法の尊重が我々の社会の基本だ。

Ona arkadaşları tarafından saygı duyulur.

彼女は友達に尊敬されている。

Liderleri olarak ona saygı duyuyorlar.

- 彼らは彼を彼らの指導者として尊敬した。
- 彼らは彼を指導者として尊敬していた。

Liderleri olarak John'a saygı duyuyorlardı.

彼らはジョンを指導者として尊敬していた。

Ona arkadaşları tarafından saygı gösterilir.

- 彼は友人たちに尊敬されている。
- 彼は友人たちから尊敬されている。
- 彼は彼の友達に尊敬されている。

Onlar tarafından ona saygı duyulur.

彼は彼らに尊敬されている。

Öğrencileri tarafından saygı görmek istiyordu.

彼は学生たちに尊敬されたかった。

Ona herkes tarafından saygı duyulur.

彼は皆に尊敬されている。

Onların hepsi ona saygı duyarlar.

彼らは皆彼を尊敬している。

Öğretmenime çok fazla saygı duyarım.

私は先生をとても尊敬している。

Anthony'ye Mısırlılar tarafından saygı gösterilirdi.

アンソニーはエジプト人に尊敬された。

Tom'a liderimiz olarak saygı duyarız.

私達はトムをリーダーとして尊敬している。

Öğretmenimiz olarak ona saygı duyuyoruz.

- 私たちは彼を師として尊敬している。
- 私たちは教師としての彼を尊敬している。

Onun alçakgönüllülüğü saygı duymaya değer..

彼の謙遜さは賞賛に値する。

Bütün kadınlığım içinde saygı görmek istiyorum

私は自分の女性らしさも含め 尊重されたいと思います

Kadınlara saygı gösteren erkekler yok değil.

もちろん女性に敬意を示す男性は たくさんいます

Bir başkasının yaşantısına saygı duymak için

彼はどんなことをしても 努力したいと言いました

Siyasetçilerimizin, dini liderlerimizin -- elbette saygı çerçevesinde --

アフリカの責任者である 政治家や宗教指導者たちには

Din ve din adamlarına saygı duyulacak. "

宗教と聖職者は尊重されます。」

Ve iklimimizi kontrol etme yeteneğine saygı.

そして私たちの環境の 調整役となっていることへの敬意です

Onun cesaretine saygı duymamak elimizde değil.

我々は彼の勇気を尊敬せざるをえない。

Öğrencilerin hepsi Bay Brown'a saygı duyuyor.

ブラウン先生はすべての生徒に尊敬されている。

Birçok öğrenci Bay Brown'a saygı duyuyor.

たくさんの生徒がブラウン先生を尊敬している。

Onların öğretmeni olarak ona saygı gösterildi.

彼は彼らの師と仰がれた。

Erkekler ve kadınlar birbirlerine saygı duymalıdır.

男女はお互いに尊敬しあわなければならない。

Ona saygı duymayı bırak, ondan hoşlanmıyorum.

私は彼を尊敬するどころか、嫌いです。

İngilizce öğretmenim Bay Taniguchi'ye saygı duyuyorum.

私は英語の谷口先生を尊敬しています。

Onların lideri olarak ona saygı duyuluyor.

彼は彼らの指導者として尊敬されている。

Onun cesur hareketi ona saygı kazandırdı.

彼は勇敢な行為によって尊敬を勝ち得た。

Hayatında en çok kime saygı duyuyorsun?

あなたが人生で最も尊敬しているのは誰ですか。

O,bütün arkadaşları tarafından saygı görürdü.

彼は友達皆に尊敬された。

Ama insanlara saygı ve anlayışla davranmak zorundasınız.

敬意をもって人と接し 思いやりのある配慮がなければいけません

Yeryüzündeki tüm yaşamın temeli olma yeteneğine saygı,

地球上の生命の基盤となっていることへの敬意

Karbon bankası olarak hizmet sunma yeteneğine saygı

炭素を貯蔵してくれていることへの敬意

Ağaçların, taşların ve suyun ruhuna duydukları saygı,

木々や岩 水に宿る精霊への尊敬

Onların hepsi ona liderleri olarak saygı duyuyorlardı.

皆、彼をリーダーとみなして尊敬していた。

Herkes tarafından saygı duyulan bir bilim adamıdır.

彼は誰からも尊敬されている科学者です。

Japonlar saygı belirtisi olarak her zaman eğilmezler.

日本人は必ずしも敬意の表れとしてお辞儀するわけではない。

Hiç kimse onun gibi erkeklere saygı duymadı.

誰一人彼のような男を尊敬しなかった。

Dr. Makino'ya birçok insan tarafından saygı duyulur.

牧野博士は多くの人々に尊敬されている。

Onun gibi bir adama saygı göstermek istemiyorum.

僕は彼のような奴を尊敬したくない。

Bir kişiye zengin olduğu için saygı göstermemelisin.

人が金持ちだからといって尊敬すべきではない。

Ailem bana yaşlılara saygı göstermemiz gerektiğini söyledi.

両親は私に老人を敬うように言った。

Bir kişinin karakterini tanı ve saygı duy.

人の人格を認め尊重する。

Yönetim becerilerinden dolayı ona oldukça saygı duyulur.

彼のマネジメント能力は高く評価されている。

- Herkes Henry'ye saygı duyar.
- Herkes Henry'ye hürmet eder.

みんながヘンリーを尊敬している。

Bir çocuğun saygı duyabileceği bir babaya ihtiyacı var.

男の子には尊敬できる父親が必要です。

Tüm yaptığı yanlışlarına rağmen, herkes tarafından saygı duyulur.

彼は欠点があるにもかかわらず、だれからも尊敬されている。

Söylemeye gerek yok, temel insan haklarına saygı gösterilmelidir.

論じるまでもなく基本的人権は尊重されなければならない。

Ben her zaman elinden geleni yapanlara saygı duyarım.

誰であれ、常にベストを尽くす人を俺は尊敬する。

Bu ülkenin insanları artık eski geleneklerine saygı göstermiyor.

この国の人々はもはや自分達の古い伝統を尊重してはいない。

Onun askerleri ondan korkuyor ve ona saygı duyuyordu.

- 彼の兵士は彼を怖れ敬っていた。
- 彼の兵士たちは彼に畏敬の念を抱いていた。

Pratik ve insancıl yaklaşımı saygı kazandı ve sonuçlar getirdi.

彼の実践的で人道的なアプローチは尊敬を集め、結果をもたらしました。

Bu güzellik bende korkuyla karışık bir saygı hissi uyandırdı

尊厳なる美しさ

O, bir Amerikalı bilim adamı, Albert Einstein'a saygı duyuyor.

彼はアメリカの科学者であるアインシュタインを尊敬している。

O bizim öğretmenimiz ve saygı göstermemiz gereken bir kişi.

彼は私たちの先生であり尊敬すべき人である。

Annem ve babam bana, yaşlılara saygı göstermemiz gerektiğini söyledi.

両親は私に年寄りを敬うように言った。

Birçok insan sana saygı duyuyor. Onları hayal kırıklığına uğratma.

多くの人があなたを尊敬している。彼らをがっかりさせるな。

Aralarında karşılıklı saygı ve sadakate dayalı özel bir bağ kuruldu

相互の尊敬と忠誠に基づいて特別な絆が形成され、