Translation of "Olamazsın" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Olamazsın" in a sentence and their japanese translations:

Ciddi olamazsın.

- 本気のはずがないわ。
- よう言うわ。

Çok tetikte olamazsın.

警戒するに越したことはない。

Burada sessiz olamazsın.

ここでは静かにしていてはいけない。

Çalışmazsan başarılı olamazsın.

勤勉でなければ成功できない。

- Sen bir kan verici olamazsın.
- Kan bağışçısı olamazsın.

あなたに献血は無理。

Onun söylediğini anlamış olamazsın.

君に彼の言ったことがわかったはずがない。

Ceketini evde kaybetmiş olamazsın.

家の中でコートが無くなるはずはない。

Çok çalışmazsan, başarılı olamazsın.

一生懸命やらなければ進歩はない。

Bu kadar emin olamazsın.

本当にそう。

Asla çok dikkatli olamazsın.

いくら注意してもしすぎることはない。

Sen çok çalışkan olamazsın.

どんなに勤勉でも勤勉すぎるということはありません。

Bu sefer başarısız olamazsın.

今回はしくじれないぞ。

Çalışkan olmadan başarılı olamazsın.

勤勉でなければ、成功はおぼつかない。

Çok çalışmadan başarılı olamazsın.

勤勉でなければ成功できない。

Oturma odanda oturarak İsa olamazsın.

自宅の居間で イーザス・クライストにはなれません

Bisiklet sürerken çok dikkatli olamazsın.

自転車に乗る時はいくら注意してもしすぎることはない。

Araba kullanırken çok dikkatli olamazsın.

君は車を運転するときにどんなに注意深くしてもし過ぎることはない。

Araba sürerken çok dikkatli olamazsın.

- 運転する時はいくら注意してもしすぎることはない。
- 運転するときはいくら注意してもしすぎることはありません。
- 運転するときは、用心に用心を重ねるんだよ。

Her iki kitaba sahip olamazsın.

その2冊の本の両方ともはだめです。

Arkadaş seçiminde çok dikkatli olamazsın.

- 友人を選ぶときには注意をしてしすぎることはない。
- 君は友人を選ぶのにいくら注意してもしすぎることはない。

Onun önünde fazla kibar olamazsın.

彼女の前ではどんなに礼儀正しくしてもしすぎることはない。

Caddeyi geçerken çok dikkatli olamazsın.

道路の横断中は、どんなに注意してもし過ぎることはない。

Bir kerede iki yerde olamazsın.

同時に2つの場所にいる事は出来ない。

Dakik olmak için ona bağımlı olamazsın.

彼が時間を守る事などあてにはできない。

Diğer insanları kıskanırsan asla mutlu olamazsın.

他人のことをうらやんでいたら幸せにはならない。

Bir araba sürerken çok dikkatli olamazsın.

車を運転する時はいくら注意しても注意しすぎる事はない。

Bu deneyi yaparken çok dikkatli olamazsın.

この実験を行うのにいくら注意しても注意しすぎることはない。

Onunla beraber olduğun sürece mutlu olamazsın.

あなたは彼と一緒にいるかぎり、幸福にはなれません。

Aç olamazsın. Birkaç dakika önce abur cubur yedin.

- あんたは空腹のはずがない。少し前に軽食をとったんだからな。
- お腹空いてるわけないじゃん。さっき、おやつ食べたじゃん。

- Aç olamazsın. Akşam yemeğini henüz yedin.
- Aç olamazsınız. Henüz akşam yemeği yediniz.

君が空腹であるはずがない。今、夕食を食べたばかりだもの。

- Ebeveynlerine karşı çok nazik olamazsın.
- Anne-babanızın hakkını asla ödeyemezsiniz.
- Ana-baba hakkı ödenmez.

- 両親に対してはどんなに優しくしてもしすぎることはない。
- 両親に対してはどんなにやさしくてもやさしすぎることはない。