Translation of "Lezzetli" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Lezzetli" in a sentence and their japanese translations:

- Bu gerçekten lezzetli.
- Hakikaten lezzetli.

これはとても美味しい。

Kek'in lezzetli.

- 君のケーキはおいしいね。
- 君のケーキはおいしい。

Çok lezzetli.

とてもおいしいですね。

Suşi lezzetli.

寿司はおいしいです。

Bu lezzetli kokuyor

それはよい香りがする。

Meyve lezzetli kokuyor.

その果物はおいしそうな匂いがする。

Çorba lezzetli miydi?

このスープの味はどうですか。

Bu kek lezzetli.

このケーキはおいしいですよ。

Bu balık lezzetli.

この魚おいしい。

Güveç lezzetli kokuyor.

このシチューはいい匂いがしますね。

Sosisin lezzetli olduğunu biliyor

彼はソーセージがとても美味しい事を 知っています

Yemek çok lezzetli görünüyor.

その料理は、とてもおいしそうだ。

Lezzetli yemekten memnun kaldık.

僕達はおいしい料理に満足した。

O lezzetli bir yemekti.

ご馳走様でした。

O yemek çok lezzetli.

その食べ物はおいしいでしょう。

Bu ekmek çok lezzetli.

このパンはとてもおいしい。

Bu en lezzetli elma.

このリンゴがいちばんおいしい。

Lezzetli yemek için teşekkürler.

おいしい食事をありがとう。

Bu yemek çok lezzetli.

その食べ物はおいしいでしょう。

Hum! Çok lezzetli görünüyor!

わあ、おいしそう。

Vay be, lezzetli görünüyor.

わあ、おいしそう。

lezzetli, bitkisel burgerler sunarak yapabiliriz.

健康にも気候のためにも良いものです

İçecekler soğuk ve lezzetli görünüyordu.

飲み物は冷たくておいしそうに見えた。

Bu şarap son derece lezzetli.

このワインすごく美味しい。

Lezzetli bir şey yemek istiyorum.

おいしいもの食べたい。

O kendi lezzetli yemeğini yapar.

彼はご飯を作るのがうまい。

Bu restorandaki köri pilavı lezzetli.

このレストランのカレーはうまいよ。

Biz lezzetli yemekten epeyce hoşlandık.

ごちそうを心行くまで味わった。

Lezzetli görünüyor. Sanırım biraz deneyeceğim.

おいしそうですね。僕も試してみようかな。

O restoranda lezzetli yemekler sunmaktadırlar.

あのレストランはおいしい料理を出します。

" Natto " berbat kokuyor, ama lezzetli.

「納豆」の臭いはひどいが、食べるととてもおいしい。

Japonya'da en lezzetli meyve hangisidir.

- 日本でいちばんおいしい果物は何?
- 日本で一番おいしい果物は何ですか。

Vay be! O lezzetli görünüyor.

わあ、おいしそう。

Lütfen şefe onun lezzetli olduğunu söyle.

料理長においしかったとお伝え下さい。

Neden bunu denemiyorsun? Bu lezzetli, biliyorsun!

これ召し上がりますか? おいしいですよ。

Sonbahar, yiyeceklerin özellikle lezzetli olduğu zamandır.

秋は食べ物が特に美味しい時である。

Bu gerçekten lezzetli çorba, değil mi?

なんておいしいスープなんだろう。

Bize lezzetli bir akşam yemeği pişirdi.

彼女は私たちにおいしい夕食を作ってくれました。

Lezzetli bir Kore restoranı biliyor musunuz?

おいしい韓国料理のお店知らない?

Bu çikolata çok tatlı ve lezzetli.

このチョコレートはとっても甘くておいしい。

Onun için lezzetli bir yemek yaptı.

彼女は彼においしい料理を作ってやった。

Lezzetli şeyler yerken olduğu gibi, haz aramak

美味しいものを食べるというような 快を求めるため

Babam bana lezzetli bir öğle yemeği yaptı.

- 父が私のためにおいしい昼食を作ってくれた。
- 父が私においしい昼食を作ってくれた。
- 父はおいしい昼ご飯を私に作ってくれた。

Soya peynirinin bu kadar lezzetli olduğunu bilmiyordum.

豆腐がこんなにおいしいなんて知らなかった。

Bu kadar lezzetli bir şey hiç yemedim.

こんなにおいしい料理は今まで食べたことがありません。

Japonlar, ateş böceği mürekkep balığını çok lezzetli bulur.

‎日本ではホタルイカは ‎大切なごちそうだ

Organik sebzeler güvenli ve lezzetli oldukları için popülerdir.

安全で美味しいとのことでオーガニック野菜は人気がある。

Lezzetli görünümlü yiyecek zorunlu olarak iyi tat vermez.

おいしそうに見える食べ物が必ずしもおいしいとは限らない。

Tom fırından bir lezzetli-görünümlü bir pizza çıkardı.

トムはおいしそうなピザをオーブンから取り出した。

Çin yemekleri Fransız yemeklerinden daha az lezzetli değildir.

中華料理はフランス料理と同様に美味しい。

Bu gerçekten çok lezzetli bir çorba, öyle değil mi?

- このスープ、本当に美味しいね。
- このスープ、旨いね。

Lütfen bu kahveyi deneyin. Ben onun gerçekten lezzetli olduğunu düşünüyorum.

そのコーヒーを飲んでみてください。とってもおいしいと思いますよ。

Tom daha önce hiç böyle lezzetli bir yemek yemediğini söyledi.

- トムは、こんなにおいしいご飯は食べたことがない、と言った。
- トムは、こんなにおいしいご飯はこれが初めてだ、と言った。

Yemek çok lezzetli değildi ama bunun dışında parti bir başarıydı.

- 料理は余りおいしくなかったが、その他の点では、そのパーティーは成功だった。
- 食べ物はあまりおいしくありませんでしたが、それ以外はパーティーは成功でした。

Nagano bölgesindeki arkadaşımı ziyaret ettiğimde, bana lezzetli soba ikram edildi.

長野にいる友人を訪問した際、おいしいそばをごちそうになった。

Ben istasyonun yakınında lezzetli kekler yapan yeni bir pasta dükkanın var olduğunu duydum.

駅の近くにおいしいケーキ屋さんができたらしいよ。