Translation of "Kontrol" in Japanese

0.039 sec.

Examples of using "Kontrol" in a sentence and their japanese translations:

Kontrol.

どう管理するかということです

Kontrol et!

- 君も見てごらん!
- 見てみろよ!
- 超イケてるよ!

Kendinizi kontrol etmelisiniz.

君は自制しなければならない。

Tutkularımızı kontrol etmeliyiz.

我々は激情を抑えねばならない。

İlerlememiz kontrol edildi.

我々の前進は阻まれた。

Programımı kontrol edeceğim.

- 予定表を見ましょう。
- 予定を確認しておきます。

Gözlerini kontrol ettirmelisin.

あなたは眼の検査をしてもらった方がいいよ。

Ceplerini kontrol et.

- ポケットを確認して。
- ポッケの中見てごらん。

Kulaklarımı kontrol ettirdim.

耳の検査を受けた。

Gözlerimi kontrol ettirdim.

目の検査を受けた。

Bunu kontrol et.

これ確認してみて。

Takvimi kontrol et.

カレンダーを見てみろよ。

Görüşünü kontrol edeceğim.

- 視力検査をします。
- 視力を測りますね。

Biletini kontrol edeyim.

切符を拝見いたします。

Kirlilik kontrol edilebilir.

汚染は抑えられます。

Onu kontrol edeyim.

- 見てみましょう。
- 見せてくれ。

Sözlüğünü kontrol et.

辞書で確認してごらん。

Siparişinizi kontrol edin.

あなたのオーダーをチェックしろ。

Programımı kontrol edeyim.

スケジュールを確認させてください。

- Hiç kimse bizi kontrol edemez.
- Kimse bizi kontrol edemez.

誰も私達をコントロールできない。

Zaman zaman kontrol edeceğim,

時々彼に連絡をしようと思います

Sizi bir kontrol edeceğiz.

診察しましょう。

Bagajımı nerede kontrol ettirebilirim?

手荷物はどこに預ければいいですか。

Giderleri kontrol altına almalıyız.

我々は費用を切り下げなければならない。

Kendinizi kontrol etmeye çalışın.

自制するよう努めなさい。

"Tekrar kontrol edin." "Kesinlikle."

「もう一度ご確認ください」「分かりました」

Ben öfkemi kontrol edemedim.

- 私は怒りを抑えることが出来なかった。
- 私は怒りをおさえられなかった。

Beynimiz faaliyetlerimizi kontrol eder.

脳が私たちの活動を支配している。

Tom zamanı kontrol etti.

トムは時間を確認した。

Tom saatini kontrol etti.

- トムは時計を確かめた。
- トムは腕時計の時間を確かめた。

O kadını kontrol et!

あすこの女の人見て!

Lütfen vizyonumu kontrol et.

視力を測ってください。

O, duygularını kontrol edemez.

彼女は自分の感情を抑える事ができない。

Saatteki zamanı kontrol ettim.

私は時計で時刻を確かめた。

Ben kontrol etmek istiyorum.

- チェックアウトしたいのですが。
- チェックアウトお願いします。

Bob öfkesini kontrol edemedi.

ボブは怒りを抑えることができなかった。

Affedersiniz, yağınızı kontrol edin.

すみません、オイルをチェックしてください。

Onu derhal kontrol edeceğiz.

すぐに点検します。

Yağı kontrol edeyim mi?

オイルをしらべましょうか。

Motoru kontrol ettiniz mi?

エンジンをチェックしましたか。

Hesaplarken rakamlarını kontrol etmez.

計算をするとき、検算をしない。

O, öfkesini kontrol edemedi.

彼は怒りを抑制することができなかった。

Tom öfkesini kontrol edemedi.

- トムは怒りをコントロールできなかった。
- トムは怒りを抑えることができなかった。

O gözyaşlarını kontrol etti.

彼女は涙をこらえた。

Doğal bir haşere kontrol aracı,

天然の害虫駆除です

Bu makalenin doğruluğunu kontrol edin.

この記事が何処まで本当か調べてくれ。

Biz hastalığın yayılmasını kontrol etmeliyiz.

我々は病気の伝染をくいとめなければならない。

Ben çantalarımı kontrol edebilir miyim?

- 荷物を預けることができますか。
- この荷物を預ける事が出来ますか。

Tom duygularını kontrol altına aldı.

トムは自分の感情をぐっと抑えた。

Lastik basıncını kontrol eder misin?

タイヤの空気圧を調べてもらえますか。

Konuyu daha ayrıntılı kontrol edeceğim.

- その問題をさらに調査しよう。
- その件について、さらに詳しく調べてみます。

Biz belgeyi yeniden kontrol ettik.

その書類をもう一度調べた。

Onu daha sonra kontrol edelim.

あとでチェックしよう。

O dükkânı da kontrol edelim.

あっちの店も見てみよう。

Önümüzdeki hafta tekrar kontrol edin.

来週またご来店下さい。

O, bir kalite kontrol yaptı.

彼は主要点を点検した。

Kuklalar teller tarafından kontrol edilir.

操り人形はワイヤーで動く。

Bizim ilerleme kontrol altına alındı.

我々の前進は阻まれた。

Kalite Kontrol Departmanı'nı nasıl buluyorsunuz?

畑違いの品質管理課は如何ですか?

Kaptan bütün gemiyi kontrol eder.

- 船長は船のすべてを統制する。
- 船長は船のすべてを支配する。

Arızalar için makineyi kontrol ettiler.

彼らは欠陥がないかとその機械を調べた。

Onu iki kez kontrol ettim.

二度確認しました。

Duygularımızı kontrol etmek bazen zordur.

自分の感情を抑えることは、時に難しい。

Lütfen doğru cevabı kontrol edin.

正解に印をつけてください。

Hükümet medyayı kontrol etme eğilimindedir.

政府はともすればマスメディアを統制したがる。

O, durumu kontrol altına alabilir.

彼女は状況をつかむことができる。

Tom duygularını kontrol etmeye çalıştı.

- トムは自分の感情を制御しようとした。
- トムは自分の感情をコントロールしようとした。

Postamı kontrol edemiyorum. Sunucu bozuk.

サーバーがダウンしてて、メールチェックできない。

Duygularını kontrol etmesi çok zordu.

彼女には感情を抑えることがとてもむずかしかった。

Yağı kontrol eder misiniz, lütfen?

すみません、オイルをチェックしてください。

- Keşke iştahımı nasıl kontrol edebileceğimi anlayabilsem.
- Keşke iştahımı nasıl kontrol edeceğimi anlayabilsem.

食欲のコントロールの仕方が分かればいいのに。

Yılanlar için ne derler bilirsiniz, eğer başını kontrol ederseniz gövdeyi de kontrol edersiniz.

ヘビの頭を抑えられれば 体を制御できる

Bunlarla ağzını kontrol edeceğim bu arada,

この手は口の中に入りますよー

Eğer küresel ısınmayı kontrol altında tutamazsak

大臣達と 文字通り海中に スキューバダイビングで潜り

Yaptığımız işin detaylarını kontrol etmeye çalışırız.

コントロールしようとし

Ama hemşire kontrol noktalarına devam etti.

しかし看護師は チェック項目をたどり続けました

Ve iklimimizi kontrol etme yeteneğine saygı.

そして私たちの環境の 調整役となっていることへの敬意です

İnsanlar birbirlerinin evlerini kontrol etmeyi severler.

- 人は互いの家を詳しく調べるのが大好きだ。
- 人はお互いに家の詮索するのが大好きだ。

Bazı değerli eşyalarımı kontrol etmek istiyorum.

貴重品を預けたいですが。

Lütfen resepsiyonda değerli eşyalarınızı kontrol edin.

貴重品はフロントにお預けください。

Mike geçen hafta dişlerini kontrol ettirdi.

マイクは先週歯を検査してもらった。

Tom anında durumu kontrol altına aldı.

トムは直ちに事態を掌握した。

Onun kontrol edilemez bir öfkesi vardır.

- 彼の短気は手に負えない。
- 彼の気性は手に負えない。

Kaptan, gemi ve mürettebatını kontrol eder.

船長は船と乗組員を統率する。

Sadece e postamı kontrol etmek istedim.

メールをチェックしたかっただけ。

Trenin saat kaçta geleceğini kontrol edeceğim.

列車は何時に着くか調べてみよう。

Gözlerimi kontrol ettirmek için hastaneye gittim.

私は検眼をしてもらいに病院に行きました。

Kocanız için kapsamlı bir kontrol öneririm.

ご主人の健康診断を徹底的に行うことを勧めます。

Lütfen bu rakamları kontrol eder misiniz?

- これらの数字が合っているか調べて下さい。
- この数字があっているか調べてください。

Lütfen listedeki tüm kalemleri kontrol et.

このリストの項目を全部チェックして下さい。

Bu noktaları kontrol etseniz iyi olur.

こういうチェックポイントを注意すると、いいですね。

Kontrol edilecek hiç çantanız var mı?

お預けになる荷物はございますか。

Kaç tane çanta kontrol etmek istiyorsun?

お預けになるお荷物は何個ですか。